Cumhurbaşkanı Erdoğan 12. Büyükelçiler Konferansı'nda konuştu: (3)

- "Şuşa'nın işgalden kurtarılmasıyla beraber sevincimiz ve umutlarımız daha da artmıştır. Dağlık Karabağ'daki işgal bitene kadar da mücadele bayrağı inşallah inmeyecektir" - "İslam düşmanlığı ile mücadele etmek, hem inancımızın hem de yurt dışındaki vatandaşlarımıza karşı sorumluluğumuzun bir gereğidir" - "Türkiye'nin sınır dışı ettiği yabancı terörist savaşçıların Batılı ülkelerde elini kolunu sallayarak eylem yapmalarını anlayamıyoruz" - "PKK terörü tarafından şehit edilen onlarca öğretmen için en ufak üzüntü beyan etmeyenlerin, YPG'nin ele başılarını kırmızı halılarda saraylarda ağırlayanların bizim tavrımızı sorgulamasının hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur" - "Siyasetin, ekonominin, iletişimin, insan ilişkilerinin kökten değiştiği bir iklimde, devlet bürokrasisinin de değişmesi kaçınılmazdır"

09 Kasım 2020 Pazartesi 16:59
Cumhurbaşkanı Erdoğan 12. Büyükelçiler Konferansı'nda konuştu: (3)

ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şuşa'nın işgalden kurtarılmasıyla sevincimiz ve umutlarımız artmıştır. Karabağ'daki işgal bitene kadar mücadele bayrağı inmeyecektir." dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki 12. Büyükelçiler Konferansı'nda katılımcılara hitap etti.

Şuşa'nın işgalden kurtarılmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in Şuşa'nın düşüşünden sonra yaptığı açıklamaları, ekrandan gözleri yaşlı izlediklerini söyledi.

Erdoğan, "Tek millet olmanın aşkı budur da onun için. Dün Şuşa'nın işgalden kurtarılmasıyla beraber sevincimiz ve umutlarımız daha da artmıştır. Merhum Mehmet Emin Resulzade'nin dediği gibi 'Bir kere yükselen bayrak bir daha inmez, inmeyecektir'. Dağlık Karabağ'daki işgal bitene kadar da mücadele bayrağı inşallah inmeyecektir. Bu vesileyle bir kez daha İlham Aliyev başta olmak üzere tüm Azerbaycanlı kardeşlerimi tebrik ediyor, şehitlerimizi rahmetle anıyorum." diye konuştu.

Erdoğan, kısa sürede, işgal altındaki başta Kelbecer ve Laçın olmak üzere buraların da sahiplerine teslim edileceğini bildirdi.

- "İslam düşmanlığı, devlet başkanı seviyesinde teşvik ediliyor"

Aynı şekilde Filistin halkını da tüm baskılara, şiddete ve işgala karşı verdiği onurlu mücadelede yalnız bırakmayacaklarını vurgulayan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Öte yandan İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığının, yurt dışında yaşayan milyonlarca insanımızı hedef alan varoluşsal bir tehdide döndüğünü görüyoruz. Hemen her gün Türklere ve Müslümanlara ait bir camiye, mescide, okula veya iş yerine yapılan tacizin haberini alıyoruz. İslam düşmanlığı, devlet başkanı seviyesinde teşvik ediliyor, destekleniyor. Fikir özgürlüğü bahanesi altında Müslümanların kutsallarına yönelik alçakla saldırılar düzenleniyor. İslam düşmanlığı ile mücadele etmek, hem inancımızın hem de yurt dışındaki vatandaşlarımıza karşı sorumluluğumuzun bir gereğidir."

"Kırk yılda 50 bin vatandaşını teröre kurban vermiş DEAŞ ile göğüs göğüse çarpışan tek ülke olarak, elbette masumlara yönelik şiddeti tasvip etmiyoruz. Ancak Türkiye'nin sınır dışı ettiği yabancı terörist savaşçıların, Batılı ülkelerde elini kolunu sallayarak eylem yapmalarını da anlayamıyoruz." diyen Erdoğan, "PKK terörü tarafından şehit edilen onlarca öğretmen için en ufak üzüntü beyan etmeyenlerin, YPG'nin ele başılarını kırmızı halılarda, saraylarda ağırlayanların bizim tavrımızı sorgulamasının hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur." değerlendirmesinde bulundu.

- "Barış için arabuluculuk girişimimizi bir markaya dönüştürdük"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin, terörle mücadelede dünyanın en ilkeli, en kararlı ülkelerinden biri olduğunun altını çizdi.

"Maruz kaldığımız her türlü ithama, küresel barış ve istikrara katkıda bulunacak adımlarla cevap vermeyi sürdüreceğiz." vurgusu yapan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Barış için arabuluculuk girişimimizi Birleşmiş Milletler, AGİT ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nda bir markaya dönüştürdük. Medeniyetler İttifakı girişimimiz, Birleşmiş Milletler bünyesinde kurumsallaştı. Büyükelçi Volkan Bozkır kardeşimizin, üye ülkelerin ezici çoğunluğunun desteğiyle 75. Genel Kurul Başkanlığına seçilmesi Türkiye'ye ve Türk diplomasisine duyulan güvenin tavan yapmış bir işaretidir.

Diplomatlarımız sadece Birleşmiş Milletler'de değil NATO, AGİT, UNESCO ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nda da üst düzey görevler üstleniyorlar. Sadece bu yıl 7 farklı uluslararası örgütün dönem başkanlığını, hamdolsun biz üstlendik. Afrika ve Latin Amerika bölgelerine yönelik açılım politikaları yerini çoktan ortaklık politikalarına bıraktı. Önümüzdeki sene 3. Türkiye-Afrika Birliği Ortaklık Zirvesi'ne ev sahipliği yapmayı planlıyoruz. Yeniden Asya girişimiyle bölge ülkeleri ve uluslararası kuruluşlarla ilişkilerimize yeni bir dinamizm kazandırıyoruz. Salgın döneminde uluslararası toplantıların çevrimiçi platformlara taşınması ve artan dijitalleşme, Dışişleri Bakanımızın geçen yıl açıkladığı Dijital Diplomasi girişiminin ne kadar isabetli olduğunu göstermiştir."

Salgından kaynaklanan kısıtlamaların, Antalya Diplomasi Forumu'nun hayata geçirilmesini engelleyemediğini dile getiren Erdoğan, bilakis çevrimiçi etkinlikler yoluyla dünyanın önde gelen düşünce kuruluşlarıyla iş birliğine vesile olduğuna değindi.

Erdoğan, "Bütün bu başarıların, Dışişlerimizin kapasitesini, teknolojik imkanlarını, hizmet standartlarını artırdığımız bir dönemde yaşanması, elbette tesadüfi değildir. Şu anda karşımda şu iki dev ekran, dijital ofisimizin yeni bir başarısıdır. Dolayısıyla dijital ofisimizi de özellikle tebrik ediyorum, kutluyorum." dedi.

Özellikle konsolosluk hizmetlerinde, tarihi nitelikte adımlar attıklarına işaret eden Erdoğan, işlem sürelerini önemli ölçüde kısaltarak vatandaşların yükünü hafiflettiklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hepsinden öte, inşallah önümüzdeki yıl sonu veya 2022 başı gibi New York'taki daimi konsolosluk, başkonsolosluk binamızı bitirmiş olacağız. Oradaki dev hizmet binamızla bu hizmetlerimizi çok daha etkin, çok daha farklı bir şekilde inşallah sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu da tabii bizim özellikle dünyada geldiğimiz yeri göstermesi bakımından çok çok önemli. Otuz iki kat yüksekliğinde Birleşmiş Milletler binasının tam karşısında, hakikaten mimarisiyle, her yönüyle muhteşem bir eseri ülkemize ve milletimize kazandırmış olduk. Süratle bu inşatımız da devam ediyor, inşallah bu inşatımızın bitimiyle birlikte bundan sonra Amerika'daki toplantılarımızı, görüşmelerimizi orada çok daha farklı imkanlarla yapma fırsatını bulmuş olacağız.

Nöbetçi telefon uygulaması ve Konsolosluk Çağrı Merkezi ile günün her anında temsilciliklerimize erişim sağladık. Gezici konsolosluk hizmetlerini yaygınlaştırıyoruz. Yurt dışındaki temsilciliklerimizin, devletimizin itibarına yakışacak binalarda nitelikli hizmet sunmaları için proje, inşaat ve onarım çalışmalarımız sürüyor."

- Dışişleri Bakanlığının yeni hizmet binasının projesi tamamlandı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York Türk Evi'nin inşaatının, bu yaz yüzde 90 seviyesinde tamamlanacağını belirtti.

Dışişleri Bakanlığının yeni hizmet binasının projesinin de tamamlandığını ve inşaata başlamaya hazır hale getirildiğini aktaran Erdoğan, "Bakanlığımızın uygulamalarına uzaktan erişimi, taşınabilir internet altyapısının iyileştirilmesini, vatandaşlarımızın kullanımı için yapay zeka ile çalışan iletişim imkanlarından yararlanılmasını destekliyoruz." diye konuştu.

Siber saldırılara karşı her anlamda teyakkuzda olmanın ve bu konuda önleyici çalışmalar yapmanın önemini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"TÜBİTAK ile ilk milli Kripto ve Belge Yönetim Sistemi'nin uygulamaya konması, bu bakımdan kritik bir adımdır. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100'üncü yıl dönümü olan 2023'te, aynı zamanda ülkemizin en köklü kurumlarından biri olan Dışişleri Bakanlığının da 500'üncü kuruluş yıl dönümünü kutlayacağız. 2023 hedeflerimiz ile 2053 ve 2071 vizyonumuzun gerçeğe dönüşmesinde mesleki birikimleriniz ile sizlerin yapacağı katkılar büyük önem taşıyor.

Ülkemiz artık geçmişin korkuları, eski dönemin alışkanlıklarıyla geleceğini inşa edemez. Siyasetin, ekonominin, iletişimin, insan ilişkilerinin kökten değiştiği bir iklimde devlet bürokrasinin de değişmesi kaçınılmazdır. Son 18 yılda hayata geçirdiğimiz düzenlemelerle bu anlamda ciddi bir paradigma değişikliğine gitmiş bulunuyoruz. Bürokrasimizin eski hantal, vatandaşa karşı mesafeli, hatta vatandaşa tepeden bakan kibirli tavrına son verdik. Etnik kökeni, siyasi görüşü, dış görünüşü ne olursa olsun, insanlarımızın tamamına sonuna kadar yaklaşma talimatını verdik ve kucağımızı açtık. Siyasette olduğu gibi bürokraside de herkesten iş odaklı, çözüm odaklı, hepsinden önemlisi insan odaklı bir tavır bekliyoruz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşadığı halkın arasına girmeyen, bulunduğu ülkenin kültürünü öğrenmeyen, kendini resepsiyonlara hapseden bir anlayışın, bugünün dünyasında başarı şansı olmadığını dile getirerek, "Asırlara sari birikimi ile Hariciye Teşkilatımızın, geleneğinden güç alarak geleceği kucaklayacağına inanıyorum." ifadesini kullandı.

Büyükelçilerden görevlerini yaparken büyük bir milletin, köklü bir medeniyetin temsilcisi olduklarını asla unutmamalarını isteyen Erdoğan, "Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu sorumluluğu hakkıyla taşıyacağınızı, ülkemizin ve milletimizin gururu olacağınızı biliyorum." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını, "Her birinize zorlu ancak heyecan verici görevinizde Rabb'imden muvaffakiyetler diliyorum." sözleriyle tamamladı.

(Bitti)

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.