Adana 3. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın karar duruşmasına, tutuklu sanık Soner Gülnaz ile tarafların avukatları katıldı. Müşteki hemşire Merve Keleş ise duruşmaya geç geldiği için salona alınmadı.
Mahkeme hakimi, sanık Gülnaz’ın daha önce "Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunu'na muhalefet" suçundan savunmasını yaptığını hatırlatıp, "dolandırıcılık" ve "taksirle yaralama" suçlarından da savunma yapmasını istedi. Söz verilen Gülnaz, kimsenin canını yakmak ve zarar vermek istemediğini söyledi.
Dolgu ve botoks işlemini kuaför salonu ortamında yaptığını itiraf eden Gülnaz, "Merve Keleş ile Güllü S. bana hasta göndereceklerini söylemeleri üzerine bu işlemleri yaptım. Kendilerinden para almadım. Ben de müşterileri doktora yönlendirip komisyonumu alacaktım. Hem kendim iş yapacaktım hem de ayrıca para kazanacaktım. Evet suçluyum ama kimseyi dolandırmadım" ifadesini kullandı.
Gülnaz, yaralama suçlamasını kabul etmeyerek şunları kaydetti:
"Eczanede çalıştığımdan enjeksiyon yapmasını çok iyi bilirim. Merve ve Zehra'ya dolgu yaptıktan sonra başkasının rujunu kullanmamaları ve öpüşmeleri halinde bile enfeksiyon kapabilecekleri konusunda uyardım. Bir doktorun yanında işlemin nasıl yapıldığını görmüştüm. Dolguyu usulüne göre yaptım. Merve dudağı şişince beni aradı. Kendisi Balcalı Hastanesinde çalışmasına rağmen birlikte başka bir hastaneye gittik. Doktor, enfeksiyon kaptığını söyledi, bir hafta sonra iyileşeceğini belirtti."
"Müvekkilim üst dudağını kullanamıyor"
Müştekilerden hemşire Keleş'in avukatı Hatice Uçar da müvekkilinin halen üst dudağını kullanamadığını, sanığın dolguda kullandığı malzemeyi söylememesi üzerine tedavisinin de yapılamadığını ileri sürdü.
İleride müvekkilinin yüzünde hasar oluşabileceğine de dikkati çeken Uçar, "Müvekkilim 35 gün yoğun bakımda kalmıştır. Nasıl kendi canına kastetmek istesin. Sanık, insan sağlığı ile oynayarak müştekilerin hem hayatlarını riske atmış hem de dolandırmıştır. Toplumu ilgilendiren bir olaydır. Kendisi bu davadan tahliye olduktan sonra başka suçtan tutuklu bulunurken cezaevinden kaçmıştır." ifadesini kullandı.
''Pişmanım''
Tekrar söz verilen Gülnaz ise çok pişman olduğunu dile getirerek "Bir daha asla böyle bir şeye girişmeyeceğim. Pişmanım. Devletimin işinde 10 yıl çalışmaya razıyım. Suçumu kabul ediyorum. Ancak bir insanı yaralayacak kadar cani değilim." dedi.
Mahkeme hakimi, sanığa Merve Keleş ve Zehra U'yu dudaklarına dolgu yaparak dolandırdığı gerekçesiyle 4 yıl, "Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunu'na muhalefet" suçundan da 2 yıl olmak üzere 6 yıl hapis ve 4 bin 100 lira da adli para cezası verdi. Güllü S. ve eşi Celal S. ise zarar görmediklerini ve sanıktan şikayetçi olmadıklarını belirttikleri için her iki müşteki yönünden karar verilmedi. Sanığın "taksirle yaralama" dosyası ise ayrıldı.
"Cezayı az bulduk"
Duruşma çıkışı hemşire Merve Keleş, gazetecilere yaptığı açıklamada, sanığa verilen cezayı az bulduklarını belirterek " Daha fazla ceza alması için bir üst mahkemeye başvuracağız. Tedavim sona erdi. Gün geçtikçe iyileşme gösteriyor. Uzun süreceği söyleniyor. Dudağımdaki sertlik ve şişlikler devam ediyor." diye konuştu.
Avukat Uçar dolandırıcılıktan hükmedilen ceza yönünden itirazda bulunacaklarını kaydetti.
Dava süreci
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesinde hemşire olarak çalışan Merve Keleş, geçen nisan ayında kendisini medikal estetik doktoru olarak tanıtan kuaför Soner Gülnaz'a dudak dolgusu yaptırmıştı. Gülnaz'ın bu işlemin ardından dudakları aşırı derecede şişmiş ve tedavi altına alınmıştı.
Hemşire Keleş'in şikayeti ve medyada olayın duyulması üzerine Soner Gülnaz'ın Z.U, G.S. ve eşi C.S'ye de dudak dolgusu ve botoks yaptığı ortaya çıkmıştı.
Yapılan soruşturma sonunda Gülnaz hakkında, "Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun'a muhalefet" suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.
Daha sonra sanıkla ilgili "dolandırıcılık" ve "taksirle yaralama" suçlarından 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle 2 ayrı dava daha açılarak, tüm davalar birleştirilmişti.
Hırsızlık suçundan hakkında kesinleşmiş 5 yıl 3 ay hapis cezası nedeniyle cezaevinde bulunan sanık, yargılama sürecinde Adana Açık Ceza İnfaz Kurumundan kaçmasının ardından yakalanmıştı.