İlk prototipini Otokar’ın geliştirdiği, ancak seri üretimine geçişte sorumluluk alamadığı Altay Tankı’nda yaklaşık 3 yıldır motor tedarik sorunu yaşanıyor. Seri üretim sorumluluğunu BMC’nin üstlendiği Altay Tankı için geçen hafta önemli bir gelişme yaşandı. Prototipinin geliştirilmesinde destek alınan G. Kore ile bu defa da motor ve transmisyon (güç gurubu) tedariki için iyi niyet anlaşması yapıldığı duyuruldu. Böylece, Altay Tankı’nın 2023’te hazır olması sağlanacak. Yerlileştirme süreci ise devam edecek.
Türkiye, Altay Tankı’nın motorunu İngiliz şirketi Royce-Rolls’un çatısı altında yer alan Almanya merkezli MTU’dan alacaktı. Ancak Almanya başta Suriye’deki gelişmeler olmak üzere çeşitli bahaneler göstererek MTU’nun Türkiye’ye ihracatına karşı çıkıp, ambargo uygulayınca ‘Altay Tank’ı motorsuz kaldı. Farklı ülkelerle motor için görüşmeler oldu, ama gelişme olmadı.
Almanya’nın ambargo uygulamaya yeni başladığı dönemde ziyaretime gelen Rolls-Royce yetkilileriyle konuştuğumda MTU’nun gurupları bünyesinde olmasının kendilerini bu olayın bir parçası yapmadığını söylemişlerdi. Çünkü Almanya tescilli MTU, tüm lisansları ve yönetimiyle İngiliz Rolls-Royce sahipliğinde bir Alman şirketi.
Geçen hafta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun G. Kore ile bu konuda bir gelişmeler olduğunun açıklamasının akabinde biraz araştırma yapınca Türkiye’nin 2023’te ‘Altay Tankı’nı piyasaya çıkarmayı hedeflediğini öğrendim. Önümüzdeki 2 yıl içinde yerli motorun yetişme şansı olmadığı için böyle bir çözüm bulunmuş. Ancak Türkiye’nin uçak ve tank motorları konusunda çok önemli çalışmalara imza attığını biliyorum. Önümüzdeki 3 yıllık kritik bir süreç var. Sonrası güzel olacak, yeter ki ayrı kanallarda, aynı konuda çalışmalar yapılarak kaynak israfı yapılmasın.
Öte yandan Türkiye - G. Kore ilişkileri Almanya gibi fazla zikzaklı değil. Önemli bir mesele çıkmadığı taktirde motor için Doosan, transmisyon için de S&T Dynamics şirketi devreye girerse Altay Tankı, 2023’te ilk gösterisini yapabilir.
Ayrıca Türkiye’nin G. Kore ile böyle bir iş birliği yapması Almanya’nın ambargosunu da gevşetebilir. Böyle bir ihtimal de var. Bir ihtimal da bu konuda daha önce görüşme yapılan ülkelerden de yeni yaklaşımların, çözümlerin gelmesi…