ANTALYA (AA) - Kirişci ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Marmaris'te orman yangınındaki son durumla ilgili Muğla Afet Koordinasyon Merkezi'nde gazetecilere açıklamada bulundu.
Kirişci, Marmaris'teki orman yangınının dün gece itibarıyla sürecini tamamlamış olan ve kontrol altına alınmış olan bir orman yangınıyla ilgili güzel haberi paylaşmak üzere bir arada olduklarını söyledi. Ekiplerin soğutma çalışmalarını sürdürdüğünü aktaran Kirişci, "Cumhurbaşkanı'mızın dünkü ziyaretlerinde sizinle paylaştığı o ihtiyatlı ifadelerini, artık yangının kontrol altına alındığı şeklinde revize edip, soğutma çalışmalarının da gün boyu ve ilerleyen günlerde devam edeceğini belirtmek isterim." diye konuştu.
Millete geçmiş olsun dileklerini ileten Kirişci, dünyanın hiçbir yerinde bir daha böyle afetlerin yaşanmamasını temenni etti. Yangınla ilgili en büyük tesellinin herhangi bir insan anlamında can kaybının yaşanmaması olduğunu belirten Kirişci, şunları kaydetti:
"Ormanlarımızın içindeki doğal yaşamın parçası haline gelmiş varlıklarımızla canlarımızla ilgili kayıplarımız konusunda elimizde kesin bilgi olmadığı için bu üzüntümüzü belirterek, vatandaşımız noktasında insan can kaybı noktasında bir kaybımız olmadığını belirtmek isterim. Ormanın var olduğu günden beri insana ihtiyacı yoktu, kendi yaşamını sürdürdü. Fakat gün geldi devran döndü modern yaşamın birtakım dayatmalarıyla insanın bu kez ormana katkı sağlaması gündeme geldi. İnsana ihtiyacı olmayan ormanın insanın desteğine katkısına ihtiyaç duyar haline geldi. Bu desteği ihtiyaç duymanın nedeni insanlar olarak özensizliğimiz, dikkatsizliğimiz veya asli davranışlarımız oldu."
Bakan Kirişci, ormanın korunmasına yönelik herkesin duyarlı olması gerektiğini ifade etti.
Kirişçi, ormanın korunması için sadece yöneticilerin değil tüm vatandaşların teyakkuz halinde olması gerektiğini, bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilmesini istedi.
Hangi tedbiri alırsanız alın hangi önlemleri hayata geçirirseniz geçirin önemli olanın milletin duyarlılığı olduğuna dikkati çeken Kirişci, "Görmüş olduğunuz en ufak olumsuzluğu mutlak suretle ilgili otoriteler ile paylaşmalarında büyük yarar vardır. Bunu da sizler aracılığıyla milletimize bir kez daha iletmek istiyorum." diye konuştu.
Herkesin üzerinde durması gereken bazı hususların altını çizen Kirişci, 1999 depremiyle Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunu ve bu konularda mutlaka bazı tedbirler alınması gerektiğini herkesin öğrendiğini vurguladı.
Orman teşkilatının 183 yıllık mazisi olan Cumhuriyet'ten daha eski olan bir kurum olduğuna dikkati çeken Kirişci, yaşanılan tecrübelerde faydalanmanın önemine işaret etti.
Türkiye'deki orman yangınlarının yüzde 88'inin insan kaynaklı olduğunu dile getiren Kirişci, "Bu dikkatsizlik, tedbirsizlik, özensizlik kasti olabilir. Hangi sebepten olursa olsun bunların oranı yüzde 88. Son hadisenin bir kasıtlı yangın şeklinde olduğunu, onunla ilgili Sayın Soylu bakanımız ona değinecektir. Vatandaşlarımızın çok dikkatli olmalarını, özenli davranmalarını yüzde 55'i hassas ormanlardan oluşan böyle bir coğrafyada güzel Muğla'mızda turizm cenneti ülkemizin nadide köşesinde hepimizin dikkatli olması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"Kurumlar koordinasyon içinde çalıştı"
Yangınlara karşı teyakkuz halinde pür dikkat kesilmek ve bu konuda özenli davranmak gerektiğini vurgulayan Kirişci, yangın sonrası bölgede çalışmaların devam edeceğini ifade etti.
Geçen yıla göre gerek helikopter sayısı gerek uçak gerekse İHA sayılarının, hava araçlarıyla ilgili olarak bu sayıların kimsenin tahayyül edemediği düzeyde arttırıldığını belirten Kirişci, "Personel noktasında da OGM çalışanları başta olmak üzere jandarma, polis, AFAD, AKUT, Kızılay gibi kurumlara şükranlarımı sunuyorum. Koordinasyon ve uyum içerisinde bu çalışmaları yürüttük." dedi.
Kirişci, geçen yıl yaşanan orman yangınlarıyla kıyaslayınca vatandaşların daha duyarlı ve özenli davrandıklarını, kamu kurum ve kuruluşlarına önemli destek sunduğunu, kargaşanın olmadığını söyledi.
Birkaç ay önce ilana çıktıkları orman teşkilatına aldıkları 5 bin civarında personel olduğunu anlatan Kirişci, şöyle devam etti:
"Tarım ve Orman Bakanlığı olarak 150 bine ulaşmış bir sayımız var. Bu yönüyle de Türkiye'nin 5. büyük bakanlığı konumundayız. Aslan payını orman teşkilatımız alıyor. Orman teşkilatımız bu çalışanlarının yanı sıra eğitmiş olduğu 'Ben bu işi yaparım, gönüllüyüm.' diyenlerle de 100 binin üzerinde gönüllü grubu var. Ben bunları da çok anlamlı buluyorum. Önemli olan farkındalık oluşturmak. Geçtiğimiz yıla göre 139 bin hektar orman alanlarının yanmasıyla birlikte 1945 sonrası en büyük orman kaybımız yaşandı ama son 10 yılda biz Avrupa ile mukayese edildiğinde bu Akdeniz çanağı için söylüyorum 130 bin hektarlık yıllık orman kaybıyla Türkiye 21 bin hektar civarındaki bu 10 bin hektarlardaydı. Geçtiğimiz yılki yangından dolayı bu ortalama bir miktar yukarı çıkmış oldu. 21 bin hektar olmasına rağmen Türkiye, Akdeniz çanağındaki ülkelere göre oldukça iyi durumdadır."
"Söndürme çalışmalarında 4 bin 48 adet sorti yapılmıştır"Kirişci, konuşmalarını kesen helikopter ve uçak noktasında bir hava aracının olmamasının yangının kontrol altına alındığı anlamına geldiğini hatırlattı. Bakan Kirişci, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Özellikle uçuş süresi bakımından 1069 saat uçak ve helikopter uçuruldu. Bu 1 Mart 2022 tarihinden itibaren yangınlardaki uçuşları 1241 saat olarak alacak olursak bunun yüzde 80'inin bu yangın için uçurulan helikopter ve uçakların yaptığını ifade etmemizde yarar var. 4 bin 48 adet sorti yapılmıştır an itibarıyla. 1 Mart'tan bugüne yapılan sorti sayısı 4 bin 472'dir. Bu da neredeyse yüzde 90'ı bu yangın için sorti olarak değerlendirilmiştir. Atılan su miktarı da önemli. Toplam 13 bin 384 ton su atılmışken 1 Mart'tan bugüne bu yangında 12 bin ton su atılmıştır."
Dün öğleden sonra yangının saat 15.30-16.00 sıralarında büyük ölçüde kontrol altına alındığını belirten Kirişci, 72 saatin altında bu sürecin kontrol altına alınma noktasında tamamlandığını kaydetti.
Tüm dünyada yangın söndürmede aslolanın kara mücadelesi olduğuna dikkati çeken Kirişci, kara mücadelesini değerli kılacak olanın onunla entegre hava mücadelesi olduğunu aktardı.
"Dünyada gerçekten geceleyin orman alanlarına girip müdahale eden başka ülke yoktur, desek bu aziz milletimize bir lütuf olarak değil bir hakkın teslimi olarak abartmadan söylemiş oluruz." diyen Kirişci, dünyada kendini bu topraklara, bayrağa, aziz millete her bakımdan adamış olan insanların, OGM çalışanları başta olmak üzere polis, jandarma, akredite olmuş sivil toplum kuruluşlarının bu mücadeleyi gece vakti de olsa da sürdürdüğünü söyledi.
"Soğutma çalışmalarından sonra tıpkı geçen yılki gibi hiç zaman kaybetmeden bölgede çalışmalara başlayacağız." diyen Kirişci, sözlerini şöyle tamamlandı:
"Önce kendi içinde kendi kendine ağaçlandırılmasına müsaade edeceğimiz alanlar için bu çalışmalar yürütülecek. Yine geçtiğimiz yıl 510 hektarlık alanda yaptığımız ve halen devam eden çalışmalarımız gibi fidan dikme çalışmalarımız da olacak. Bu alanların hiçbir şekilde geçmişte de aynısını yaptık bundan sonra da aynısını yapacağız, bir istismarına müsaade etmeyeceğiz. Kimsenin bu konuda laf söylememeleri konusunda pozisyon almalarını istiyorum."
Muhabir: Ayşe Yıldız,Süleyman Elçin