ANKARA (AA) - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, "Şehitlerimiz, gazilerimiz bizim için canımızdır, ciğerimizdir. Eğer onları olmasaydı inanın şu anda biz konuşma yapamayacaktık, ülke olmayacaktı, bu bayrağı yavaş yavaş değiştireceklerdi ve Müslümanlık gidecekti. İnanın bana. Müslümanlığı artık 'ılımlı İslam' diye bir köşeye iteceklerdi ve Türkiye Cumhuriyeti farklı olacaktı." dedi.
Bakan Fakıbaba eşi Gül Fakıbaba ile FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Akıncı Hava Üssü önünde şehit olan Ali Anar'ın küçük oğlu 7 yaşındaki Muhammed'in sünnet mevlidine katıldı.
Fakıbaba, Ahi Mahallesi köy konağında yaptığı konuşmada, şehitler ve gaziler için duyduğu minneti aktardı.
"Şehitlerimize, gazilerimize ne kadar teşekkür etsek azdır. Onlar gerçekten bu bayrağı, vatanı, milleti kurtaran onlar olmuşlardır. Onlara minnettarız. Gazilerimize minnettarız." diyen Fakıbaba, şehidin sünnet olan oğluna yönelik "Muhammed'in üçüncü dedesi olduğum için inanın mutluluğumu tarif edemem size." ifadelerini kullandı.
- "Muhammed'in babası gibi evlatlarımız olduğu için gurur duyuyoruz"
Bakan Fakıbaba, şehitlik mertebesinin önemine dikkatti çekerek, şöyle devam etti:
"Şehitlerimiz, gazilerimiz bizim için canımızdır, ciğerimizdir. Eğer onları olmasaydı inanın şu anda biz konuşma yapamayacaktık, ülke olmayacaktı, bu bayrağı yavaş yavaş değiştireceklerdi ve Müslümanlık gidecekti. İnanın bana. Müslümanlığı artık 'ılımlı İslam' diye bir köşeye iteceklerdi ve Türkiye Cumhuriyeti farklı olacaktı. Onun için bugün gerçekten bakın siyasi çalışmalar var ama bizim en büyük görevimiz şu anda Muhammed'in ve ailesinin yanında olmaktır. Onlar bizim canımız. Evet yani Muhammed'in düğün töreninde içimiz kan ağlıyor. Bir taraftan da yani Muhammed'in babası gibi evlatlarımız olduğu için de gurur duyuyoruz. Ölüm bir kere olur başka olmaz. İnsanlar bir kere ölür. Allah bu ölümü herkese nasip etsin. Her birimiz Allah'ın izniyle böyle ölüme hazırız. İnançlı insanlarız."
- "İnşallah hep beraber olacağız"
Bu bağlamda bütün şehitlere Allah'tan rahmet dileyen ve mekanlarının cennet olmadı temennisinde bulunan Fakıbaba, şunları kaydetti:
"Allah'ın izniyle onlar Türkiye Cumhuriyeti'nde ve adam gibi adam Recep Tayyip Erdoğan reisimiz olduğu müddetçe Allah'ın izniyle onlar sahipsiz, yalnız değillerdir. Eğer 15 Temmuz akşamı adam gibi adam resimiz olmamış olsaydı çıkıp da 'Ben halkıma inanıyor ve güveniyorum Allah'ın izniyle bütün halkı davet ediyorum sokaklara' dememiş olsaydı belki de pısırık bir lider olmuş olsaydı belki biz daha farklı bir yerlerde olabilirdik. Onun için Allah bin kere razı olsun. Bunu ben bir bakan olarak inanın söylemiyorum bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının evladı olarak söylüyorum. Allah bin kere böylesi insanları başımızdan eksik etmesin inşallah. İnşallah hep beraber olacağız. Gazi ile şehidiyle köylüyle şehirliyle Arap, Kürt, Türk'üyle bir bayrağımız, devletimiz, milletimiz, vatanımız var. Allah bu vatanda bu bayraktan bizi eksik etmesin inşallah hep beraber el ele vereceğiz hep birlikte olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız."
Fakıbaba, konuşmasının sonunda "Muhammed dedenin yanına gel bir öpsün deden seni" diyerek yanına çağırdığı çocuğu öptü.
Kahramankazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk'ün de katıldığı mevlitte, Kur'an-ı Kerim okundu, sema gösterisi sunuldu, ilahiler söylendi.
Bakan Fakıbaka ve beraberindekiler daha sonra, şehit Ali Anar'ın köy mezarlığındaki kabrini ziyaret etti.