İSTANBUL (AA) - Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, “11 yılda 13 milyon kitaba ulaşmış durumdayız. Bu yıl da 8 Haziran Cuma günü zil çalıp okul kapandığında şimdi biz onlara yeni bir ödev veriyor değiliz, keyifle okuyacakları, mutlu olacakları, merak duygularını uyandırabilecekleri kitap hediye ediyoruz.” dedi.
Bali, Türkiye İş Bankası’nın “Karneni Göster Kitabını Al" kampanyasına ilişkin düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, İş Bankası’nın sadece finansal bir grup veya bünyesinin sadece ekonomik aktiviteyi temsil edecek faaliyetlerden ibaret olmadığını kaydetti.
İş Bankası’nın yürüttüğü olağan iş kolundaki faaliyetlerinin ülkenin toplumsal, kültürel gelişimine katkıda bulunmak için sosyal sorumluluk projeleri kanalıyla üzerine düşen sorumluluğu öteden beri aldığını ifade eden Bali, şunları kaydetti:
“Bu anlamda eğitim, çevre, sanat konularında almış olduğumuz inisiyatifler de biliniyor. Bunların ortak paydası uzun soluklu, yaygın ve sürdürülebilir olmasıdır. Satranç 2005 yılında başladığımız sosyal sorumluluk projesi. Satranç sınıflarımızın sayısı 21 bini aşmış durumda. Lisanslı sporcu sayısı bu dönemde 30 binden, 800 binin üzerine çıkmış durumda. En fazla tercih edilen seçmeli derslerden biri satranç olmuştur. Bu alanda 23 dünya şampiyonluğu, 60 Avrupa şampiyonluğu alınmıştır. Türkiye, dünya takımlar satranç şampiyonasında dünyanın en iyi 5 ülkesi arasına girdi. Bir diğer sosyal sorumluluk projemiz Darüşşafaka ile olan iş birliğimiz. 958 öğrenciden 618’ini bankamız bu proje kanalıyla destekliyor. Geçtiğimiz yıl ilk mezunlarımızı verdik.”
Bali, eğitim alanında Altın Gençler projesi kapsamında üniversite sınavında başarılı olan gençlere ödüller sunduklarını anlatarak, bu projeyi de 1971 yılından bu yana sürdürdüklerini anımsattı.
TEMA Vakfı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı iş birliğinde hayata geçirdikleri “81 İlde 81 Orman” projesi işaret eden Bali, 2008 yılında başlayıp 1500 hektar alana 2 milyonun üzerinde fidan diktiklerini, bu fidanların artık ormana dönüştüğünü dile getirdi.
Bali, kültür sanat ve sosyal sorumluluk faaliyetlerinden birisinin de İş Sanat olduğunu anımsatarak, İş Sanat’ın faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
İş Bankası Müzesi’nde geçen yıl 185 bin kişiyi ağırladıklarını, toplam ziyaretçi sayısının da 1 milyona yaklaştığını anlatan Bali, arkeolojik mirasın gün yüzüne çıkarılması ve gelecek nesillere aktarılması için de çalışmalar sürdürdüklerini söyledi.
- 11 yılda 13 milyon kitap
Bali, 1956 yılında kurulan Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın Türkiye’nin önde gelen yayın evlerinden biri olduğunu vurgulayarak, “Karneni Göster Kitabını Al” kampanyasının bu yıl 11. yılı olduğunu, çocuklara kitap okuma alışkanlığının kazandırılmasını önemsediklerini söyledi.
Kitap sevgisinin çocuk yaşlarında kazanılmasının önemine işaret eden Bali, “11 yılda 13 milyon kitaba ulaşmış durumdayız. Bu yıl da 8 Haziran Cuma günü zil çalıp okul kapandığında şimdi biz onlara yeni bir ödev veriyor değiliz, keyifle okuyacakları, mutlu olacakları, merak duygularını uyandırabilecekleri kitap hediye ediyoruz.” diye konuştu.
Bali, birkaç yıldır bilimle ilgili merak uyandırmaya dair çalışmalar yaptılarını anlatarak, İş Bankası şubelerine karneleriyle gelen ilk ve ortaöğretim öğrencilerine bu kitaplardan dağıtacaklarını, hediye kitapları Yatılı Bölge Okulları, Sevgi Evleri, Çocuk ve Gençlik Kapalı Cezaevleri’ndeki çocuklara ulaştırmaya çalıştıklarını, görme engelli öğrenciler için de Braille alfabesiyle hazırlanmış kitapların bulunduğunu söyledi.
Bu yıl “Robotlar hapşırabilir mi?” kitabını çocuklarla buluşturacaklarını belirten Bali, Türkiye İş Bankası’nın bilinçli ve eğitimli nesiller yetiştirme konusunda üzerine düşen sorumluluğu yerine getireceğini kaydetti.
- “Bizim doğal yaşamımız sonradan sosyal sorumluluk projeleri oldu"
Bir gazetecinin, “Kodlama, robotik, bilim eğitimi konusunda çalışmalarınız var mı?” sorusu üzerine Bali, “Güzel bir ilham verdiniz. Kodlama konusuna odaklı bir yayının olmasında yarar var. Önümüzdeki yıl için girdi sağlamış oldunuz.” dedi.
Ülkenin geleceğinin hangi alanda olduğuna ilişkin soru üzerine Bali, ülkenin geleceğini, bilimde, katma değerde, teknolojide, kültürde, sanatta gördüğünü söyledi.
Bali, bir bitkiyi dikmekten, cansuyu vermekten arı kovanına kadar doğal bir ortamda büyüdüğünü belirterek, “Bizim doğal yaşamımız sonradan sosyal sorumluluk projeleri oldu. Biz onu paketlemeden, lansmanını falan yapmadan iyiki yaşamışız diye düşünüyorum.” diye konuştu.
Finansal okuryazarlığa ilişkin soru üzerine ise Bali, bu konuda diğer alanlara nazaran çok fena olunmadığını, toplumda finansal mevzulara karşı merakın bulunduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
“Nerede oturup kalksanız 'Dolar nereye gidiyor?' sorusunu duyabildiğinize göre her şeyden önce bir duyarlılık var demektir. Halbuki soran kişinin genelde dolarla alakası yok. İhracatçı değil, ithalatçı değil, döviz kazandırıcı hizmetle meşgul değil. Dün bir bankada bir teyze 3 bin lira verip avro almak istemiş. Banka da yanlışlıkla karşılığında 3 bin avro vermiş. 10 bin lirayı aşacak açık vermişler. Arayıp taramışlar teyzeyi bulmuşlar, teyze de 'çantama attım parayı bakın' demiş. Hakikaten 3 bin avro sonra hesaplaşmışlar. Ben eşime şunu sordum iyi de "3 bin liralık, avro niye almış teyzem?' dedim. 'Alırmış o.' dedi. Yani finansal okuryazarlığımız var.”
“Döviz kurundaki dalgalanmayı nasıl görüyorsunuz?” şeklindeki soru üzerine Bali, “Kitap ile ilgili bir oturumda ben ortayı yaparsam siz de voleyi atarsınız ama ben ona düşmeyeceğim.” dedi.
“Belki bir gün bu konuda konuşursunuz diye geliyoruz” denilmesi üzerine Bali, “Sorup da cevabını almadığınız konuyu(döviz kuru) önemli bulup bunu (kampanya) önemli bulmamanız beni üzer. O dediğiniz konular (döviz kuru) yıllardan beri hep konuşuluyor. İniyor, kalkıyor, düşüyor, çıkıyor, orada bir şey olmuyor. Esas mevzu bu (kampanya) hadiseler.” diye konuştu.
- “Türkiye’de kalkınan bir okuma potansiyeli var”
“Robotlar hapşırabilir mi?” kitabının önsözünü yazan Yazar Doğan Hızlan ise insanın sormakla geliştiğini, bulunulan çağda kısa yoldan bazı bilgilerin öğrenilmesi için yaşanıldığını belirterek, “Robotlar hapşırabilir mi?” kitabının içinde “en”lerin bulunduğunu bildirdi.
Kitap okunurken doğa bilimi konusunda da bilgiler edinildiğini aktaran Hızlan, “İş Bankası Kültür Yayınları kitap okuma arzusunu artırıyor. Dileğim bankanın bunu sürdürmesi.” dedi.
Türkiye'de kitap okunmadığı iddiası üzerine Hızlan, kitap fuarlarının ziyaretçi sayısında ve fuarlara katılan genç sayısında artış olduğuna işaret ederek, “Kitap okunmuyor’ lafı okumayanların iddiası. Bu fuarlarda alınan kitaplar okunuyor. Batman’da 1000 metrekare, Diyarbakır’da 900 metrekare kitap evi açılmış buradaki kitaplar alınıyor ve okunuyor. Türkiye’de kalkınan bir okuma potansiyeli var.” diye konuştu.