KAYSERİ (AA) - Kayseri'de kendisini holding sahibi olarak tanıtıp, cami yaptıracağı ve Mardin'de bir okula yardımda bulunacağı bahanesiyle kadın öğretmeni dolandırdığı iddiasıyla yargılanan sanık, "nitelikli dolandırıcılık" suçundan 4 yıl hapis, 24 bin lira adli para cezasına çarptırıldı.
Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada tutuklu sanık Veysel D. (24) ve avukatları hazır bulundu, mağdur N.Ö. (34) ise duruşmaya katılmadı.
Sanık savunmasında, internette yardım kampanyası duyurusu yapan N.Ö'ye mesaj atıp, aile şirketi olduğunu belirterek yardım edeceğini söylediğini ve numarasını aldığını anlattı.
Kayseri'ye gelip N.Ö. ile görüşmeye başladıklarını belirten Veysel D, şunları söyledi:
"Kayseri'ye geldiğim gün N.Ö. ile müftü beni karşıladı. Polis ekipleri de yardımcı oldu. Rektör yardımcısı ile cami için arazi baktık, Rektör ile akşam yemeği yedik. Aynı gün Kayseri'den ayrıldım. Kendimi holding sahibi olarak, aile şirketimiz olduğunu söyleyerek tanıttım. Eski bir bakanın köylümüz olduğunu söyledim ama N.Ö'yü müsteşarlığa aldıracağımı söylemedim. Kendisinden 30 bin lira para almadım ama ben 54 bin liraya yakın ona masraf yaptım. Gerçekte sigorta acenteliği yapıyordum. Aramızda duygusal yakınlaşma oldu. İlişkimiz 35 gün sürdü. Çocuğu olduğunu öğrenince tartıştık, ayrıldık. Vicdanım üzerine yemin ederim ki bana ondan para gelmedi."
Duruşmada tanık olarak dinlenen polis memuru Ş.D. ise "Sanık havaalanında yanımıza gelerek, Vali beyin misafiri olduğunu ve cami yaptıracağını söyledi. Üniversiteye kadar biz eşlik ettik." dedi.
Mahkeme heyeti, sanık Veysel D'ye "nitelikli dolandırıcılık" suçundan 4 yıl hapis cezası, 24 bin lira adli para cezası vererek, tahliyesine hükmetti.
Mağdur N.Ö. önceki celsede verdiği ifadede, Mardin'de bir okula yardım için sosyal medyadan paylaşım yaptığını, holding sahibi olduğunu söyleyen sanığın, yardım kampanyasını üstleneceğini belirtmesi üzerine telefonla görüştüklerini belirterek, şunları kaydetmişti:
"Kayseri'ye gelmeden özel jeti ile öğrencileri Mardin'e götüreceğini ve eski bir bakanın yeğeni olduğunu söyledi. Sonra Kayseri'ye de cami yaptırmak istediğini söyledi. Ben de bu durumu müftümüze aktardım. Havaalanına müftü ile gittik. Yanında iki polis ile geldi. 'Devletin bana tahsis ettiği polis memurları' dedi. Cami yaptırmak için arazi baktılar, takım elbiseliydi, akşam yemeğinden sonra gitti. Beni de müsteşarlıkta işe aldıracağını söyledi. Araba alacağımı söyledim. Beni büyük bir otomotiv şirketine götürdü. Orada kendisi ile çok ilgilendiler. Araba, sigorta ve kasko için ona verdiğim para 30 bin lirayı buldu. Şikayetçiyim, zararım giderilmedi."