PARİS (AA) - Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Suriye'deki hedefler ve askeri varlığın korunması konusunda ABD ile ülkesi arasında görüş ayrılığının bulunmadığını söyledi.
Macron, Cumhurbaşkanlığı Sarayı Elysee'de Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Suriye'de uluslararası koalisyonun amacının başından beri DEAŞ'a karşı mücadele olduğunu kaydetti.
Macron, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Beyaz Saray'ın bu gece hatırlattığı, bizim en başından bu yana savunduğumuz pozisyondur. Yani bir değişiklik yok ve ben dün bir değişiklik olduğunu söylemedim. ABD ile Fransa arasında görüş ayrılığı bulunmuyor. Ben, ABD'nin veya Fransa'nın Suriye'de askeri amaçla uzun süreli kalacağını söylemedim. Bizim Suriye'de tek hedefimiz var: DEAŞ'a karşı savaşmak. Operasyona birlikte katıldığımız ABD'nin, bizim Suriye'deki görevimizin DEAŞ ile mücadeleden de öte, insani ve barışı inşa etmek gibi sorumlulukları da kapsadığını tam olarak idrak ettiğini söylemekte haklı nedenlerim var. Bizim Suriye'de tek düşmanımız vardır, o da DEAŞ'tır."
Esed'in DEAŞ'ı bahane ederek halka karşı kabul edilemez operasyonlar düzenlediğini anımsatan Macron, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) kararlarına uyulmadığını hatırlatarak, "Bu meşru çerçevede Fransa, ABD ve İngiltere müdahalede bulundu." dedi.
Fransa'nın bölgede üç önceliğinin olduğunu dile getiren Macron, bu öncelikleri terörle mücadele, insani yardımların ulaştırılması ve ateşkesin sağlanması ile Suriye'nin geleceği için kapsayıcı bir siyasi çözümün hazırlanması olarak sıraladı.
Macron, dün gece katıldığı bir televizyon programında, "10 gün önce ABD Başkanı Trump, askerlerini Suriye'den çekeceğini söylemişti. Amerikalıları Suriye'de kalmaya biz ikna ettik. Aynı zamanda harekatın sadece kimyasal silah üretim merkezleriyle sınırlı kalmasını sağladık." demişti.
Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders ise Macron'ın açıklamasına ilişkin, “Başkan (Trump), Amerikan güçlerinin en kısa sürede eve dönmelerini istediği konusunda net.” ifadelerini kullanmıştı.
Muhabir: Ömer Aydın
