KONYA (AA) - Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, AB'nin Türkiye'ye karşı tutumu olmadığını belirterek "Avrupa kıtasında kanun koyucu, AB olmaya başladı. Bizim de bir Avrupa ülkesi olarak Avrupa'nın karar alma mekanizmasında olmama lüksümüz yok." dedi.
Kaymakcı, Konya Valiliği iş birliğinde çevrim içi düzenlenen, "İl İl Avrupa Birliği Buluşmaları: Konya" etkinliğinde, kamu kurumları, yerel yönetimler, üniversite ve sivil toplum temsilcileriyle bir araya geldi.
Türkiye-AB ilişkilerinin ele alındığı etkinlikte Kaymakcı, AB'ye katılım sürecinde yerel aktörlerin gösterdiği kararlılık ve çabaların önemini vurguladı.
Kaymakcı, Konya'da düzenlenen İklim Şurası'nın, gelecekte yeşil dönüşümü, kalkınmayı başlatacak sürecin başlangıcı olduğunu, bunun da temellerinin kentte atıldığını ifade etti.
Türkiye'nin AB üyelik sürecinde yerel yönetimlerle temas içinde olmanın önemine işaret eden Kaymakcı, "Konya bugüne kadar yani resmen aday ülke olup IPA fonlarından yararlanmaya başladığımız 2002'den bu yana 205 milyon avroluk bir katkı aldı. Bu tabii Konya için önemli bir rakam ama yeni dönemde daha büyük projeler yapabiliriz. Biz burada tabii projeden aldığımız mali kaynağın tutarına bakmıyoruz. Burada önemli olan Konyalı aktörlerin diğer Avrupa ülkelerindeki aktörlerle ortak projeler, sorunlara ortak çözümler üretebilmesi önemli." diye konuştu.
- "AB bizim için bir kara sevda değil"
Kaymakcı, Türkiye-AB ilişkilerinin temel hedefinin tam üyelik olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:
"Türkiye, AB'ye tam üye olmak istiyor. Bu, bizim için önemli. Diyebilirsiniz ki 'Niye biz tam üyelikte ısrar ediyoruz.' Zaten AB'de Türkiye'ye üye yapma konusunda da kucak açmış beklemiyor. Haklı olarak, 'Başka bir ilişki kurabilir miyiz?' diye sorabilirsiniz. Bugün AB, Avrupa'nın kıtasının karar alıcısı noktasında. Vurulacağımız aşıdan, üniversite diplomasına hatta seyahat özgürlüğünüze kadar AB belirleyici konumda. AB vizeyi kaldırmadığı sürece Türk vatandaşları diğer Avrupa ülkelerine kolayca seyahat edemiyor. Diploma denkliği de yok. AB'nin bize karşı bir tutumu yok. Avrupa kıtasında kanun koyucu, AB olmaya başladı. Bizim de bir Avrupa ülkesi olarak Avrupa'nın karar alma mekanizmasında olmama lüksümüz yok. Aksi takdirde bugün olduğu gibi Avrupa Birliğinin kabul ettiği kararları sadece uygulamak zorunda kalacağız. Dolayısıyla Türkiye gibi Avrupa'nın en büyük ekonomilerinden, tarihi, coğrafi geçmişi olan ülkesi olarak bizim de bu karar alma süreci içerisinde olma zorunluluğumuz var. Bizim için bu bir seçenek değil, bir zorunluluk."
Türkiye'nin, egemenliğini ve çıkarlarını daha üst düzeyde korumak istiyorsa Avrupa Birliğine üye olup, karar alma mekanizması içinde olarak bunu yapabileceğini anlatan Kaymakcı, "Bunun dışındaki seçenekler bize istediklerimizi sağlamaz. Bizim için bu bir kara sevda değil, bu bir çıkar ve egemenlik meselesi. Dolayısıyla Türkiye, tam üyelik yolunda kararlı bir şekilde ilerlemek zorunda." ifadelerini kullandı.
Toplantıda Vali Vahdettin Özkan da kentin sosyo-ekonomik yapısı ve yatırımlara ilişkin bilgi verdi.
Toplantı, soru-cevap bölümüyle sona erdi.