İSTANBUL (AA) - Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Malta İş Konseyi Başkanı Halis Ali Çakmak, Malta'nın birçok sektörde büyük fırsatlar sunduğunu, Türk yatırımcı ve girişimciler tarafından fark edilmesi ve izlenmesi gerektiğini belirterek, "Malta, bugün stratejik bir öneme sahip. Gümrük duvarlarının indirilmesi ve Türk firmalarının Kuzey Afrika'ya açılabilmeleri için Malta'ya yatırımın tam zamanı." dedi.
Çakmak, DEİK bünyesinde 2007'den beri faaliyetlerini sürdüren Türkiye-Malta İş Konseyi'nin çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Konsey olarak, iki ülke arasındaki ticaret ve sanayi iş birliği ile ortak yatırım fırsatlarını artırmak amacıyla çalışmalar yaptıklarını anlatan Çakmak, artan ticari ilişkilerin bağları daha da güçlendirdiğini söyledi.
Çakmak, Malta'nın turizm, bankacılık, liman yönetimi, start-up, inşaat, sağlık ve eğitim başta olmak üzere birçok sektörde büyük fırsatlar sunduğunu vurgulayarak, "Malta, bu alanlarda faaliyet gösteren Türk yatırımcı ve girişimciler tarafından fark edilmeli ve izlenmelidir." diye konuştu.
Türk ve Malta iş insanlarının birbirlerini daha iyi tanımaları gerektiğini aktaran Çakmak, şunları kaydetti:
"Karşılıklı ticaretin geliştirilmesi için en doğru zamana geldik. Şu anda, yeni ortaklıklar kurmak için ilk adımı atma şansına sahibiz. Ekonomilerimiz birlikte büyüyecek ve gelecek nesiller için birlikte iş fırsatları yaratacaktır. Türkiye ile Malta arasındaki diplomatik ilişkilerimiz bile iş amaçlı yüksek profilli ziyaretlerle yeni bir seviyeye ulaştı. Türkiye, Malta'nın Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanlığı döneminde, 2017'nin ilk yarısında Gümrük Birliği'nin uluslararası göç, koruyucu ticaret politikaları ve modernizasyonu konusunda Malta ile çalışmış ve iş birliği yapmıştır. Türkiye-AB arasında Gümrük Birliği'ni yükseltme müzakerelerini sürdürmek, 20 yılı aşkın süredir her iki taraf için de büyük önem taşımaktadır."
Çakmak, Malta'nın bilgi teknolojileri alanında da cazip bir ülke olduğuna dikkati çekerek, ülkenin Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan Dijital Ekonomi ve Toplum Endeksi'ne göre, AB üyesi 28 ülke arasında 11. sırada yer aldığını, sturt-up ve inovasyon merkezi sayısının her geçen gün arttığını ifade etti.
- "Malta'da Türk serbest bölgesinin kurulması mümkün"
Halis Çakmak, Malta'yı "6 bin yıllık bir medeniyetin beşiği" şeklinde nitelendirerek, ülkenin tarihte olduğu gibi günümüzde de önemli bir konumda bulunduğunu söyledi.
Malta'nın Türkiye'nin iddialı olduğu birçok sektör için fırsatları bünyesinde barındırdığını vurgulayan Çakmak, şunları ifade etti:
"Malta, bugün stratejik bir öneme sahip. Gümrük duvarlarının indirilmesi ve Türk firmalarının Kuzey Afrika'ya açılabilmeleri için Malta'ya yatırımın tam zamanı. Türk ürünlerinin Afrika'ya ihracatında bölgenin üs olarak geliştirilmesi, Malta'nın cazibesini daha da arttırıyor. Malta'nın AB üyesi olması ve Afrika'nın AB ile olan gümrük muafiyeti anlaşması nedeniyle Malta'da Türk serbest bölgesinin kurulması mümkün. Böylece, Türk ürünlerinin kısmi işlem yapılarak 'Made in Malta' menşeli olarak Afrika'ya ihracatının gerçekleştirilmesi durumunda Afrika'daki yüzde 40-60 arasındaki gümrük duvarları Türk firmaları için yüzde 20-30 seviyelerine çekilmiş olacaktır. Böylelikle Türkiye, ürünlerini Afrika pazarına sunma şansını artırmış olacaktır. Bu anlamda Malta'da Türk serbest bölgesinin hayata geçirilmesi için karşılıklı görüşmeler ve girişimler başlatılmış durumda."
- "Yaklaşık 600 şirkette Türk yatırımcıların hissesi bulunuyor"
Halis Çakmak, Malta hakkında da bilgi vererek, ülkenin 1 Mayıs 2004'te AB'ye tam üye, 1 Ocak 2008'de ise Avro Bölgesi'ne dahil olduğunu, 1 Ocak 2017'de devraldığı AB Dönem Başkanlığı'nın 30 Haziran 2017'de Estonya'ya geçtiğini bildirdi.
Malta ekonomisinin başta gemicilik, bankacılık ve turizm olmak üzere hizmet sektörüne dayandığını anlatan Çakmak, şöyle devam etti:
"Ülke milli gelirinin yüzde 35'i turizm gelirlerinden oluşmaktadır. Doğrudan yabancı yatırım, ekonomik büyümeyi artırmanın temel araçlarından biri olarak görülmektedir. İleri teknoloji ürünleri, sağlık teknolojileri, bilişim teknolojileri, uçak bakımı, gemi kayıtları, elektronik ürünler, lojistik, finansman ve online gaming alanlarında yabancı yatırımları çekmek için avantajlar sağlanmaktadır. AB, Şengen ve Avro Bölgesi'ne üyeliği, rekabetçi işçi ücretleri, İngilizce konuşabilen iş gücü, vergi avantajları, AB ve Kuzey Afrika pazarlarına yakınlık hususları genel anlamda ülkenin karşılaştırmalı avantajları arasında sayılmaktadır."
Çakmak, küçük bir ülke ve bürokrasinin az olması nedenleri ile Malta'da her türlü kararın çok hızlı alındığından bahsederek, kayıtlı gemi sayısı itibarıyla Avrupa'da ilk, dünyada ise yedinci sırada bulunduğu bilgisini verdi.
Malta'nın ana ticaret ortaklarını İtalya, Almanya, Fransa, Hollanda ve Kanada şeklinde sıralayan Çakmak, "Doğal bir derin deniz limanı olan Malta, büyük gemilerin yakıt ikmali ve diğer hizmetler için demirledikleri, stratejik önemde bir adadır. Gemicilik, transit taşımacılık, deniz sigortacılığı ve turizm Malta ekonomisinde iddialı sektörleridir. 2016 verilerine göre Malta Ticaret Sicili’ne kayıtlı yaklaşık 600 şirkette Türk yatırımcıların hissesi bulunuyor." dedi.
Çakmak, Yatırım Yoluyla Vatandaşlık Programı'nın ülkeye gelir ve yatırım getiren kayda değer bir araç olduğunu aktararak, program kapsamında Malta vatandaşlığı elde etmek isteyenlerin hükümet tarafından açılan fona 650 bin avro yatırması ve 350 bin avro değerinde gayrimenkul ve portföy yatırımı yapması gerektiğini vurguladı.