TSKB Ekonomik Araştırmalar, biyoçeşitlilik temasını mercek altına aldı

- TSKB Ekonomik Araştırmalar Müdürü Burcu Ünüvar: - "Küresel ısınmanın 1,5 derece ile sınırlanması durumunda 2100'e kadar böceklerin yüzde 6'sı, bitkilerin yüzde 8'i ve omurgalı hayvanların yüzde 4'ü şu an iklime elverişli olarak yaşadıkları doğal alanların yarıdan fazlasını kaybedecek"

14 Aralık 2021 Salı 14:01
TSKB Ekonomik Araştırmalar, biyoçeşitlilik temasını mercek altına aldı

İSTANBUL (AA) - Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) Ekonomik Araştırmalar, Yeşil Kuğu Platformu kapsamında 3 ayda bir yayımladığı "İklime Dair"in beşinci sayısında, biyoçeşitlilik kaybının tüm canlı türleri üzerindeki olumsuz etkilerini ve bu etkilerin ekonomik boyutlarını mercek altına aldı.

TSKB'den yapılan açıklamaya göre, biyoçeşitliliğin bozulmasıyla zarar görebilecek doğal ekosisteme ilişkin önemli tespitlerde bulunan rapor, bu sorunun önüne geçmek için iklim farkındalığı kazanılması gerektiğine vurgu yapıyor.

Çalışma, biyoçeşitlilik kaybının tüm canlı türleri üzerindeki olumsuz etkileriyle beraber bu etkilerin ekonomik boyutlarını ortaya koyarken, İklime Dair'in yeni sayısı, biyoçeşitliliğin korunmasına yönelik açıklanan finansal destek paketleri ve politika adımlarını da irdeliyor.

Çalışmada Glasgow'da kasım ayında gerçekleştirilen 2021 Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 26. Taraflar Konferansı'nda (COP26) öne çıkan gelişmeler "COP26 Özel" başlığı altında TSKB Ekonomik Araştırmalar'ın bakış açısıyla değerlendiriliyor.

Konferans kapsamında dünya liderlerinin mesajlarının aktarıldığı COP26 Özel'de, ülkelerin açıkladığı net sıfır karbon emisyonu hedeflerine de yer veriliyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen TSKB Ekonomik Araştırmalar Müdürü Burcu Ünüvar, biyoçeşitliliğin 8 milyon bitki ve hayvan türü ile onları barındıran ekosistem ve aralarındaki genetik çeşitliliğinin toplamı olarak tanımlandığını belirterek, küresel ısınmanın 1,5 derece ile sınırlanması durumunda, 2100'e kadar böceklerin yüzde 6'sının, bitkilerin yüzde 8'inin ve omurgalı hayvanların yüzde 4'ünün şu an iklime elverişli olarak yaşadıkları doğal alanların yarıdan fazlasını kaybedeceklerini aktardı.

Ünüvar, küresel ısınmanın 1,5 derece yerine 2 derece ile sınırlandırılması durumunda ise söz konusu oranların ikiye, üçe katlanacağını ifade ederek, insanların şu anda doğadan talep ettiklerinin karşılanabilmesi için mevcut yerkürenin 1,6 katına eşit bir gezegene ihtiyacı olduğunu bildirdi.

- Çin, gelişmekte olan ülkelerde biyoçeşitliliğin korunması için 233 milyon dolarlık fon oluşturdu

Biyoçeşitlilik konusuna odaklanan İklime Dair Raporu'nda yer alan bilgilere göre, Çin, gelişmekte olan ülkelerde biyoçeşitliliğin korunması için 233 milyon dolarlık fon oluşturdu.

Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi 15. Taraflar Toplantısı'nın 11-15 Ekim 2021'de Çin'in ev sahipliğinde gerçekleştirilen ilk oturumunda, biyoçeşitliliğin küresel seviyede 2030 yılına kadar iyileştirilmesine yönelik politika adımlarının hayata geçirilmesini hedefleyen Kunming Deklarasyonu imzalandı.

Deklarasyona ek olarak, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, gelişmekte olan ülkelerde biyoçeşitliliğin korunması için 1,5 milyon yuan büyüklüğündeki Kunming Biyoçeşitlilik Fonu'nu hayata geçirdiklerini duyururken, diğer katılımcı ülkeleri de fona katkı yapmaya davet etti.

Avrupa Komisyonu Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında, biyoçeşitliliğin 2030 yılına kadar toparlanmasını sağlayacak insan ve gezegen odaklı Avrupa Biyoçeşitlilik Stratejisi’ni yayımladı.

Raporda, son 40 yılda vahşi canlı yaşamının yüzde 60'ının insan faaliyetleri kaynaklı yok olduğuna dikkati çekilirken, dünya ekonomisinin 1997-2011 döneminde yıllık 5,5-10,5 trilyon avro büyüklüğünde ekosistem hizmetini arazi bozunumu nedeniyle kaybettiği ifade ediliyor.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.