ANKARA (AA) - Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) Başkanı Tarık Tezel, "Nüfusumuzun hayvansal protein ihtiyacını karşılayabilmek için hayvan sayımızı artırmalıyız. Bunun için de hayvancılığa yatırım yapmak şart." ifadesini kullandı.
Tezel, 1 Haziran Dünya Süt Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, sektörün durumunu değerlendirdi.
Türkiye'de süt ve süt ürünleri sektöründe ilgili bakanlıklardan onaylı, kayıtlı ve denetimli 2 bin 258 işletmenin faaliyet gösterdiğini belirten Tezel, "Sektörümüz her gün 500 bini aşkın çiftçi-üreticiden temin ettiği çiğ sütü, ambalajlı süt ve süt ürününe dönüştürüyor. Sağladığı doğrudan istihdam ve tedarikçilerinden aldığı mal ve hizmetle 10 binlerce insanımıza da geçim kapısı oluyor. Sektörümüzün ürünleri, yurt içinde 600 bin satış noktasında, yurt dışında da 88 ülkede tüketiciyle buluşuyor." bilgilerini verdi.
Tezel, Türkiye'de geçen yıl 22,1 milyon ton çiğ süt üretildiğini aktararak, bu miktarın yüzde 90,5'inin inek, yüzde 6,5'inin koyun, yüzde 2,5'inin keçi, yüzde 0,5'inin manda sütü olduğunu bildirdi.
Türkiye'de geçen yıl süt ve süt ürünleri sanayisi tarafından 1,66 milyon ton içme sütü, 110 bin ton süt tozu, 65 bin ton tereyağı, 756 bin ton peynir, 1,20 milyon ton yoğurt, 730 bin ton ayran üretildiğini vurgulayan Tezel, şunları kaydetti:
"2018'de Türkiye'de üretilen sütün yüzde 45'i sanayi tarafından işlenirken, yüzde 55'i kayıt dışı işletmelerde işleme tabi tutuldu ya da sokak sütü olarak tüketildi. Sektörümüz mevcut kapasitesi, teknolojik altyapısı ve bilgi birikimiyle Türkiye'de üretilen çiğ sütün tamamını işleyebilecek iken, kayıt dışının bu kadar büyümesinin başlıca nedenlerinden biri, ambalajlı süt ve süt ürünleri hakkında yayılan bilgi kirliliğidir. Kayıt dışının ulaştığı büyüklük, vergi gelirlerinde ciddi bir kayba da neden oluyor."
- "UHT sütün yararını koruyor"
Tezel, çiğ sütün, insanın sağlığını bozan, hastalıklara neden olarak yaşam kalitesini düşüren tehlikeler içerdiğine dikkati çekerek, bu tehlikelerden kurtulmada pastörizasyonun önem taşıdığını belirtti.
Süt ürünleri sektörünün, pastörizasyonun yanı sıra başta UHT olmak üzere diğer ısıl işlem teknolojilerini de kullandığını hatırlatan Tezel, UHT'nin sütün yararını koruyan bir teknoloji olduğunu vurguladı.
Tezel, pastörizasyon ve UHT konusundaki bilgi kirliliğine değinerek, "Kimi insanlar, uzmanı olmadıkları halde sanayinin ürettiği süt ve süt ürünlerini karalayarak, tüketiciyi çiğ süt içmeye, evde yoğurt yapmaya, ambalajsız ürün tüketmeye özendiriyor. Bizim sütümüz sağlıklı ama onların bilgisi kirli. Süt sağlıktır ama pastörize edilmiş, ısıl işlem uygulanmış, hijyenik ambalajla korunmuş süt ve süt ürünü sağlıktır. Sokakta satılan, pastörize edilmemiş, ısıl işlemden geçirilmemiş çiğ süt ve pastörize edilmemiş çiğ sütten yapılan her türlü süt ürünü ise sakıncalıdır." ifadelerini kullandı.
- "Hayvancılığa yatırım şart"
Türkiye'de kişi başına ortalama 270 kilogram süt ve eşdeğeri süt ürünü tüketildiğine işaret eden Tezel, bu miktarın, Gıda ve Tarım Örgütü verilerine göre dünyada ortalama 111, gelişmiş ülkelerde 300 kilogramın üzerinde olduğunu bildirdi.
Tezel, hedeflerinin gelişmiş ülkeler ortalamasında süt ürünü tüketimine ulaşmak olduğunun altını çizerek, "Bu hedefe ulaşmak için de yeterli hayvan kaynağına sahip olabilmeliyiz ancak bugün Türkiye'de sütte de kırmızı ette de yeterli hayvan kaynağımız yok. Bu nedenle her yıl giderek artan miktarlarda süt ve besi sığırı ithal ediyoruz. Nüfusumuzun hayvansal protein ihtiyacını karşılayabilmek için hayvan sayımızı artırmalıyız. Bunun için de hayvancılığa yatırım yapmak şart. Bu yatırım, nüfusumuzu yeterli miktarda hayvansal proteinle beslemekle kalmayacak, bu sayede gelişecek sağlıklı nesiller daha az hastaneye, daha az huzur evine ihtiyaç duyacak." değerlendirmesinde bulundu.