HATAY (AA) - LALE KÖKLÜ - Zeytin Dalı Harekatı sırasında Afrin'de yakalanan ve tutuklandığı Hatay'da hakkında "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan terör örgütü YPG/PKK'nın sözde köy sorumlusu, ifadesinde örgütün sivil halka yaptığı baskıları anlattı.

Nisan ayında yakalanarak Hatay'ın Kumlu ilçesindeki Karakaya Hudut Karakoluna teslim edilen Suriye uyruklu M.D.Ş. (62) hakkındaki soruşturma tamamlandı.

M.D.Ş'nin "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istemiyle hazırlanan iddianame, Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

İddianamede, Özgür Suriye Ordusu mensuplarınca Afrin'in Eşkangarbi köyünde yakalanan teröristin YPG/PKK terör örgütünün sözde köy sorumlusu olduğu aktarıldı.

İddianamede ifadesine de yer verilen M.D.Ş, terör örgütünün köy sorumlusu olduğu iddiasını kabul etmezken, örgütün yapılanması, görev tanımları ve sivil halka yapılan baskılar hakkında bilgi verdi.

Suriye'de iç savaş çıkmasının ardından köyü olan Eşgangarbi'de Esed rejiminin gücünün azaldığını ve yönetimi YPG/PKK'nın ele geçirdiğini aktaran M.D.Ş, daha sonra terör örgütünün köyde ve çevresindeki yerleşim yerlerinde baskılarını artırdığını anlattı.

Örgütün zorla eleman topladığını belirten M.D.Ş, şöyle devam etti:

"YPG/PKK çevredeki bütün köyleri gezerek örgüte eleman topluyordu. 14 yaşından 40 yaşına kadar olan erkekleri zorunlu, kadınlarda ise gönüllü olanları alıyorlardı. Hiçbir türlü YPG/PKK'dan kurtulma şansı yoktu. Günübirlik olarak Cinderes'ten YPG/PKK bölgeye geliyordu. Sivillere çok zulüm ediyorlardı. Cinderes'te her dükkandan yıllık 150 Suriye lirası alıyorlardı. Her yıl 16 litrelik 150 teneke zeytinyağı fabrikalarından alınıyordu. Cinderes'te terör örgütü adına paralar Fahri isimli şahıs tarafından toplanıyordu."

M.D.Ş, Zeytin Dalı Harekatı öncesi örgütün hazırlık amaçlı çukur kazdığını ifade ederek, harekat öncesi kalp rahatsızlığı nedeniyle köyünden ayrıldığını ancak harekata 15 gün kala bölgeye döndüğünü söyledi.

YPG/PKK'nın Celeme köyünde de silah mühimmat depolarının olduğunu, hava harekatıyla deponun yok edildiğini aktaran M.D.Ş, harekat sırasında da korktukları için Halep yakınlarındaki Fafin köyüne gittiklerini belirtti.

Eşgangarbi'nin YPG/PKK mensuplarından arındırıldığını duyunca köye döndüğünü kaydeden M.D.Ş, yolda kontrol sırasında cep telefonunun incelenmek için alındığını ve telefonunda bulunan örgütsel kıyafetle çekilmiş fotoğrafı nedeniyle gözaltına alındığını anlattı.

Terör örgütü üyesi olan kardeşinin de yakalandığı bilgisini paylaşan M.D.Ş, şunları kaydetti:

"Köylüler onun YPG/PKK'nın 'Komün' adını verdiği görevi yaptığını söyledikleri için o da gözaltına alındı. 'Komün' demek YPG/PKK tarafından seçilen ve bulunduğu köyde işlemesi gereken düzeni, asker alımını ve vergi toplama işini yapan kişi ve YPG/PKK adına anlaşmazlıkları çözen kişiye verilen unvandır. Kardeşim YPG/PKK tarafından Eşgangarbi köyü için 'Komün' seçilmişti."

İddianamede bilgi sahibi olarak ifadesi yer alan M.T. ise Özgür Suriye Ordusu'nda komutan olarak görev yaptığını anlatarak, M.D.Ş'nin köy girişinde yapmış oldukları arama noktasına ailesiyle birlikte geldiğini ancak üzerinden kimlik çıkmadığını söyledi.

Telefonu kontrol amaçlı alınıp incelendiğinde de fotoğraf galerisinde YPG/PKK'nın üniforma olarak giydiği kıyafetle çekilmiş fotoğrafını bulduğunu söyleyen M.T, yaptıkları araştırma ve köy sakinleriyle yapılan görüşme sonucunda M.D.Ş'nin terör örgütünün sözde köy sorumlusu olduğunu öğrendiğini beyan etti.