- Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Hasan Mandal, "Türkiye 2023 hedeflerine iddialı bir şekilde ilerliyor. Bunun anahtar kelimesi olarak kullandığı iki kavram var; nitelikli bilgi ve nitelikli insan. Nitelikli bilgi ve nitelikli insan olmadan Türkiye'nin iddialı hedefine ulaşması güç." dedi.
TÜBİTAK Başkanı Mandal, Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş'ı ziyaretinin ardından çok sayıda sanayicinin de yer aldığı proje tanıtım toplantısına katıldı.
Mandal, toplantının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, özellikle geçen hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ilan edilen 100 günlük eylem planı kapsamında, TÜBİTAK'ın hangi görevlerinin olacağı, sanayici ve akademiye ne gibi imkanlar sağlayacağı konularının ele alındığını söyledi.
İlk olarak Eskişehir'e geldiklerini ifade eden Mandal, şunları kaydetti:
"Türkiye 2023 hedeflerine iddialı bir şekilde ilerliyor. Bunun anahtar kelimesi olarak kullandığı iki kavram var; nitelikli bilgi ve nitelikli insan. Nitelikli bilgi ve nitelikli insan olmadan Türkiye'nin iddialı hedefine ulaşması güç. Nitelikli bilgi ve nitelikli insan için de diyoruz ki Türkiye'nin yüksek teknolojili ürün portföyündeki oranını arttırması gerekiyor ve TÜBİTAK bu kapsamdaki destek programlarını buna göre şekillendiriyor. Hem akademi tarafında hem de sanayi tarafında. TÜBİTAK diyor ki bu iddialı hedeflere ulaşmak için artık bu iş birliği modelinin daha görülür ve sonuç odaklı yapılması gerekiyor, bu kapsamda üretilen bilginin şu an için yüksek teknolojik ürün portföyümüzdeki oranımızı yüzde 15'lere kadar arttırmak gibi iddialı hedeflerimiz var."
Savunma sanayinde edinilen tecrübelerin diğer birçok sektöre hızlı şekilde aktarılan bir başarı öyküsünün bulunduğunu anlatan Mandal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"TÜBİTAK'ın bu dönemde savunma sanayi ile ilgili iki ana yaklaşımı olacak. Kendi destek programlarında yerlilik ve millilik noktasında, savunma sanayi dediğiniz zaman ithal edilen ürünler değil mutlaka ülkenin kendi teknolojisinin geliştirmesi gerek. Siz yerli ve milli kavramını savunma sanayinde geliştirdiğiniz sürece bunun diğer sektörlere aktırılması çok daha kolay. O yüzden savunma sanayinin kendi başına bir savunma olarak alınmayacağını aynı zamanda burada elde edilen tecrübenin diğer sektörlere de aktarılacağını bilmemiz lazım."