Mideyi de gönlü de doyuran tatil rotası: Gaziantep ve Şanlıurfa

Lezzetli ve gösterişli sofralarıyla adeta birbiriyle yarışan Gaziantep ve Şanlıurfa, sahip oldukları tarihi ve kültürel değerlerle de yarıyıl tatilini değerlendirmek isteyenleri bekliyor.

07 Ocak 2019 Pazartesi 14:32
Mideyi de gönlü de doyuran tatil rotası: Gaziantep ve Şanlıurfa

GAZİANTEP/ŞANLIURFA (AA) - UNESCO'nun gastronomi ve kültürel değerlerini tescillediği şehirlerden Gaziantep ve Şanlıurfa, yarıyıl tatilini unutulmaz hale dönüştürmek isteyenleri bekliyor.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin önemli kentleri Gaziantep ve Şanlıurfa, özellikle son yıllarda turizmde adeta birbiriyle yarışıyor. Son dönemlerde turistlerin uğrak noktası olan bölgede, yarıyıl tatilinde de önemli bir yoğunluk bekleniyor.

UNESCO tarafından gastronomi dalında "yaratıcı şehirler" ağına dahil edilmesi dolayısıyla "gastronominin başkenti" olarak nitelendirilen Gaziantep, bölgeyi görmek isteyen turistlerin tatil rotasındaki ilk kent olarak dikkati çekiyor.

Kısa süre önce parçaları ABD'den getirilen Çingene Kızı mozaiğinin sergilendiği Zeugma Mozaik Müzesi başta olmak üzere mutfaktan hamama onlarca müzeye sahip olan kent, Bakırcılar Çarşısı, Elmacı Pazarı, Gaziantep Kalesi gibi birçok tarihi ve kültürel değeri de barındırıyor.

Yarıyıl tatil rotalarına "gazi şehri" alacak turistler, dünyanın sayılı, Türkiye'nin en büyüğü konumundaki Gaziantep Hayvanat Bahçesi'nde barınan hayvanları görebilecek, bazı türlerli Safari Park'ta doğal alanlarında gözlemleyebilecek.

"Kilo alarak dönmek garanti"

Gaziantep'e gelen turistleri yemek ve tatlılar konusunda da şaşırtıcı derecede zenginlik bekliyor.

Yemek kültürü konusunda oldukça zengin olan Gaziantep'e gelen turistler, farklı bir kahvaltıyla tanışma imkanı buluyor. Güne yüksek harlı ateşte pişirilen, içinde kuzu eti, sirke, baharat ve bol sarımsak barındıran "beyran" ile başlayacak olan tatilciler, daha sonra da fıstık ve kaymağın eşsiz buluşması katmerle ağızlarını tatlandırabilecek.

Öğle ve akşam yemeklerinde ise başta "küşleme" olmak üzere kebap çeşitleri ve 400'e yakın kente özgü kazan yemeğini tatma fırsatı bulacak olan ziyaretçilerin, tadına bakmadan geçmemesi gereken lezzetler arasında yuvalama, soğan ve sarımsak kebabı, şiveydiz, lahmacun, nohut dürümü gibi yemekler de bulunuyor.

Tatilcilerin "bu şehirden kilo alarak dönmek garanti" diye özetlediği kentte ziyaretçileri, akşamları ise damakları lezzetlendiren baklava çeşitleri bekliyor.

Tatilciler, yöresel lezzetlerden menengiç kahvesini de tattıktan sonra dinlenmek üzere otelin yolunu tutabilir.

"Evimize ve potansiyelimize güveniyoruz"

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgenin tarih ve kültürden gastronomiye kadar farklı alanlarda çok önemli bir mirasa sahip olduğunu söyledi.

Şehrin değerlerini yarıyıl tatilinde de yerli ve yabancı turistlerin beğenisine sunacaklarını belirten Şahin, "Misafiri davet ederken mutfağının güçlü olması ve evine güvenmen lazım. Biz evimize ve potansiyelimize güveniyoruz. Tüm Türkiye'ye şunu söylüyoruz, deniz, kum ve güneşten sıkıldıysanız, tarihi mirastan beslenen bir yapınız varsa, Roma'yı, Selçuklu'yu, Osmanlı'yı ve onların eserlerini görmek istiyorsanız bu bölgeye gelin." ifadelerini kullandı.

Gaziantep'te büyük bir hayvanat bahçesi bulunduğuna işaret eden Şahin, küçük çocukları olan ve hayvanlar alemini merak edenlerin de bölgeyi tercih edebileceklerini ifade etti.

Şehrin yaklaşık 500 çeşit yemeği olduğunu vurgulayan Şahin, "Lezzet başkentiyiz. Damağını tatlandırmak ve midesini bayram ettirmek isteyenleri bekleriz. Gönüle giden yol, mideden geçer. Özellikle gastronomiyle beraber, lezzet başkenti olma özelliğini kültürel değerlerimizle birleştirerek herkesi Gaziantep'e, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne bekliyoruz." şeklinde konuştu.

İnsanlık tarihi sizi bekliyor

Tatilcilerin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde tercih edebilecekleri ikinci durak ise özellikle gastronomi ve inanç turizmiyle ön plana çıkan "peygamberler şehri" Şanlıurfa.

Temmuzda UNESCO'nun Dünya Miras Listesi'ne alınan Göbeklitepe, her dönem yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor.

Ziyaretçilerini 12 bin yıl öncesindeki insanlık tarihine götüren ören yeri, yarıyıl tatilinde de konuklarını bekliyor.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un 2019'u turizmde "Göbeklitepe Yılı" ilan etmek istediklerini açıklamasının ardından, tarihe meraklı dünyadaki herkesin gözü ören yerine çevrildi.

Kısa sürede şehrin turizmdeki bir numaralı marka değeri olan Göbeklitepe, şehir merkezine 20 dakikalık uzaklığıyla, herkesin rahatlıkla ulaşabileceği bir mekan.

Balıklıgöl, Harran ve Halfeti

Türkiye'nin kışı yaşadığı bir dönemde sıcaklığın 10 derecenin altına düşmediği kent, ziyaretçilerine adeta bahar havasında eşsiz güzelliklerini gezme imkanı sunuyor.

Şanlıurfa'da ilk akla gelen en önemli uğrak noktası ise Hazreti İbrahim'in doğduğu rivayet edilen makamın bulunduğu tarihi Balıklıgöl yerleşkesi. Aynı zamanda UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'nde yer alan Balıklıgöl, dünyanın "en büyük doğal akvaryumu" olmasının yanı sıra önemli inanç merkezlerinin başında yer alıyor.

Konik kubbeli evleriyle adı özdeşleşen ve yine UNESCO'nun Dünya Miras Geçici Listesi adayları arasındaki Harran'da, ilk İslam üniversitesi ve Emeviler döneminden kalma Ulu Cami kalıntılarıyla her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin akınına uğruyor.

Birecik Barajı dolayısıyla bir bölümü sular altında kalan, sakin ve huzur veren özelliğiyle Cittaslow Uluslararası Koordinasyon Komitesi tarafından "Sakin şehir" ağına kabul edilen Halfeti de şehrin gözde mekanlarının başında geliyor.

Halk arasında "Güneydoğu'nun Uludağ'ı" olarak adlandırılan Siverek ilçesindeki bin 919 rakımlı Karacadağ Kayak Merkezi de tatilcilere keyifli vakit geçirme olanağı sağlıyor.

"Yılın 365 günü ziyarete müsait"

Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) Turizm Meslek Komitesi Başkanı Kamil Türkmen, AA muhabirine, şehrin kış ayında rahatlıkla tatil yapılacak ender kentlerden olduğunu söyledi.

Kentin tarih, doğa, termal ve kayak turizmini seven herkesi aynı dönemde ağırlayabileceğini belirten Türkmen, "Bölgemizde yeme içme, termal, kayak, arkeoloji ve müze turizmi fevkalade yapılıyor. Ara tatilde herkesi Şanlıurfa'ya, 'yemeye, içmeye ve gezmeye' davet ediyoruz. Şehrimiz diğer bölgeler gibi tek sezonluk bir kent değil, yılın 365 günü ziyarete müsait. Şehrimizde tarihten doğaya, kayaktan termal turizme kadar her alanda ciddi bir potansiyel var, değerlendirmek isteyen buyursun." diye konuştu.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.