ANKARA (AA) - MHP'nin 15 Mayıs 2016'daki olağanüstü kurultayını, mahkemelerin verdiği tedbir kararlarına aykırı şekilde toplantıya çağırarak "halkı kanunlara uymamaya tahrik" suçunu işledikleri iddia edilen 3 "çağrı heyeti" üyesinin yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
Ankara 31. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanık Ayhan Eren ve sanıklar Ali Sağır ve Mehmet Bilgiç'in avukatları ile MHP'nin avukatı katıldı.
MHP eski Aksaray İl Başkanı ve "çağrı heyeti" üyesi sanık Eren, Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesince "çağrı heyet" olarak atandıklarını anımsattı. Bu sırada Tosya ve Gemerek asliye hukuk mahkemelerinin olağanüstü kurultaya ilişkin "tedbiren durdurma kararı" aldığını ifade eden Eren, söz konusu kararların ardından bazı basın organlarına açıklama yaparak, MHP'nin olağanüstü kurultayının toplanamayacağını ifade ettiğini söyledi.
Eren, daha önce yazılı olarak verdiği savunmasını tekrar ettiğini belirterek, "Kimseye 'kanunlara uymayın' çağrısı yapmadım ve kimseyi tahrik etmek gibi bir kastım da olmamıştır. Üzerime atılı suçlamaları da kabul etmiyorum." dedi.
Duruşmada sanık avukatları, eksiklerin giderilmesini talep etti.
Katılan MHP avukatı da aleyhe hususları kabul etmeyerek, eksiklerin giderilmesini istedi.
Hakim Ahmet Deveci, MHP Genel Merkez'in itirazıyla olağanüstü kongrenin yürütmesini durdurma kararı veren Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesindeki dosyanın incelenmesi ve eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
- İddianame
İddianamede, MHP'nin 15 Mayıs 2016'daki olağanüstü kurultayını, mahkemelerin verdiği tedbir kararlarına aykırı şekilde toplantıya çağırarak "halkı kanunlara uymamaya tahrik" suçunu işledikleri iddia edilen 3 "çağrı heyeti" üyesinin 6'şar aydan ikişer yıla kadar hapis isteniyor.
Sanıkların, henüz kesinleşmemiş mahkeme kararına dayanarak, parti delegelerini 15 Mayıs 2016'da Esenboğa Havalimanı yakınındaki bir otelde yapılacak olağanüstü parti kongresine çağırdıkları ifade edilmişti.
Çağrıya uygun olarak 15 Mayıs sabahı 500 kişilik grubun otel çevresindeki polis kontrol noktalarına gittiği, polisin ise Ankara 25. İcra Dairesinin Akyurt İcra Müdürlüğüne gönderdiği talimat yazısına dayanarak, otele ulaşmak isteyen delege ve partililerin geçişine izin vermediği anlatılan iddianamede, bekleyen kişi sayısının ilerleyen saatlerde yaklaşık 5 bine yükseldiği kaydedilmişti.
Bu sırada 200 kişilik grubun havaalanı yolunu trafiğe kapattığı, uyarılara rağmen bunun bir saat sürdüğü bildirilen iddianamede, bu arada olay mahallinde yaralamalı bir trafik kazası meydana geldiği belirtilmişti.
"Sanıkların, kesinleşmemiş mahkeme kararına dayanarak TBMM'de grubu bulunan MHP yönetimi ve teşkilat yapısını doğrudan etkileyecek kongre girişimlerinin 'mevzuatı bilmemek' veya 'yanlış yorumlamaktan' kaynaklanan, iyi niyetli bir girişim olarak değerlendirilemeyeceği" ifade edilen iddianamede, şu değerlendirmeler yer almıştı:
"Şüpheliler tarafından yapılan davet üzerine 5 bin kişinin anılan yere geldiği, polisin kurduğu barikatı aşmaya çalışan bu topluluk ile polis arasında gerginlik ve tartışmalar yaşandığı, 200 kişilik grup tarafından olay yerindeki ana arter bulvarın bir saat süreyle çift yönlü trafiğe kapatıldığı, bu eylemin havaalanına gitmek ya da havaalanından dönmek isteyen çok sayıda insanın mağduriyetine yol açtığı ve yaralamalı bir trafik kazasına sebebiyet verdiği gözetildiğinde, eylemin kamu barışını bozmaya elverişli bir boyuta ulaştığı sonucuna varılmıştır."