İSTANBUL (AA) - Medicana Kadıköy Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Bülent Arman, "Tecrübelerimize göre 5 yıldan fazla, günde 5 sigaradan fazla içen ve 30 yaşın üzerinde olan kişilerde derecesine bağlı olarak belirti veren 4 evreli kronik bronşit gelişecektir. Sigara içenler şikayetsiz oldukları dönemde basit öksürüğe aldırmadıklarından kronik bronşit yerleşir." ifadelerini kullandı.
Arman, kronik bronşite ilişkin yaptığı açıklamada, kronik bronşitin kişilerde, çocukluk yaşlarında sık geçirilen akciğer hastalıklarının (bronşit, zatüre ve tüberkiloz) inatçı, tedavi edilmemiş veya ihmal edilmiş üst solunum yolu hastalıklarında amillerin akciğer hava kanallarına yerleşmesi neticesi oluştuğunu, bunun en sık sebep olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Arman, kronik bronşitte önemli etkenin sigara içmek olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Tecrübelerimize göre 5 yıldan fazla, günde 5 sigaradan fazla içen ve 30 yaşın üzerinde olan kişilerde derecesine bağlı olarak belirti veren 4 evreli kronik bronşit gelişecektir. Sigara içenler şikayetsiz oldukları dönemde basit öksürüğe aldırmadıklarından kronik bronşit yerleşir. 5-5-3 kaidesi sigara içenlerde yüzde 90-95 gelişir. Ancak genetik ve yapı faktörleri devreye giren yüzde 5-10 kişide sigaraya rağmen kronik bronşitin oluşmaması bizim bakış açımızı ve gerçeği değiştirmemelidir. Kronik tıkayıcı akciğer hastalığı anlamına gelen, akciğer hastalarında kronik bronşit, amfizem, damar sertliği gibi etkenlerde rol oynadığından KOAH'yı yapan sebep ne olursa olsun evre 1,2,3,4 devrelerine göre belirtiler hiç, az veya çok olacaktır. Mühim olan kronik ve KOAH'da erken evrelerde müdahale edilmesi yani bu hastalığa zemin hazırlayan faktörlerden uzaklaşmak, kronik akciğer hastalıklarının erken teşhis ve tedavisi, KOAH hastalarının erken evrelerde tanımlanarak tedavisi en ideal yöntem olacaktır."
- "Üst yolunum yolları tedavisi rahat nefes alınmasını sağlar"
Kronik bronşitte ve KOAH'da şikayetlerin yüzde 30-40 azaltılmasının, hastanın rahat nefes almasını, hayat kalitesinin düzeltilmesini, bu hastalıklara yandaşlık eden diğer hastalıkların (damar sertliği, diyabet, kalp hastalığı vesaire) daha etkili tedavi olabilmesini ve hastanın hayati tehlikesinin azalmasını sağladığını kaydeden Prof. Dr. Arman, "KOAH'lı hastada yukarıda sayılan tüm faydaları sağladığı gibi aynı zamanda KOAH'lı hastanın evresinin bir kademe gerilemesine yani hastanın şikayetlerinin azalmasına sebep olur. Bu şekilde yine hastanın yaşam kalitesi artar, hayati tehlike riski azalır ve ilave tedavilerin etkinlikleri artar." değerlendirmesinde bulundu.
- Kronik bronşitte akciğer temizliği
Prof. Dr. Arman, hastanın ön tetkikleri yapıldıktan sonra genel anestezi altında bronkoskop adı verilen ince ve ışık kaynaklı, aynı zamanda video kameraya bağlı bir sistem ile anestezi tüpü içerisinden akciğer kanallarına ulaşıldığını aktararak, şunları kaydetti:
"Öncelikle tüm ulaşılabilen hava yolları gözlemlenir. Yollar içindeki iltihap ve fazla balgamlar aspire edilir. Hava yolları genişleten ilaçlar ve serum ile hava yolları yıkanır ki buna akciğer lavajı diyoruz. Anestezi aygıtı yardımı ile hava yolları içine pozitif oksijenli hava vererek hava yolları ve kapalı hava kesecikleri açılır ve daha fazla oksijenin kan dolaşımına katkısı sağlanır. En önemli faydalardan biri de bu endoskopik incelemeler sırasında hava yolları içinde şüpheli bir oluşuma rastlanırsa oradan biopsi alınır. Böylece hiç akılda yokken erken bir akciğer kanseri yakalanmış (röntgende de belirti yokken) ve erken teşhis konmuş olur. Netice olarak kronik akciğer hastalarının nefes darlıkları azalır, yaşam kalitesi artar, ilave hastalıklar daha etkili tedavi edilir ve erken kanser teşhisi yapılmış olur."
