ANKARA (AA) - Ankara'da ilkokul 1. sınıf öğrencisi Mert Yağız Köksal'ın boğazına şırınga şeklindeki çikolata kutusunun kapağı kaçması sonucu ölümüne ilişkin iki sanıklı davanın ilk duruşması görüldü.
Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanık Neşe Yavuz, Mert Yağız'ın ailesi ve taraf avukatları katıldı. Diğer sanık Yunus Taycı ise mahkemeye gelmedi.
Kimlik tespitinin ardından savunma yapması için sanık Neşe Yavuz'a söz verildi. Okulun kantin işletmecisi olduğunu belirten Yavuz, Mert Yağız'ın hayatını kaybetmesinden büyük üzüntü duyduğunu dile getirdi.
Mert Yağız'ın hayatını kaybetmesine neden olan şırınga şeklindeki çikolata kutusunu kantinde bulundurduklarını, ancak olay günü bu üründen Mert Yağız'a satmadıklarını iddia eden Yavuz, "Ürünün kantinde satılmasının uygun olup olmadığına ilişkin uyarı yapılmadı. Çikolata ürünlerinde kalori değerlerine göre satışının uygun olup olmadığının belirlendiğini biliyordum. Bu ürünün şeklinden dolayı satışının yasak olduğunu bilmiyordum. Denetimler yapıldığı sırada bu çikolatalar buradaydı." ifadelerini kullandı.
Sanık savunmasının ardından okul müdürü, müdür yardımcısı, iki nöbetçi öğretmen, kantin çalışanlarının da arasında bulunduğu 10 kişi, tanık sıfatıyla dinlendi.
Tanık ifadelerinin ardından söz alan Mert Yağız'ın ailesinin avukatı, sanık ve tanık beyanları arasında çelişkilerin bulunduğunu, sanığın çocukların hayatını hiçe sayarak söz konusu ürünü sattığının ortaya çıktığını ifade etti.
Davanın "taksirle ölüme neden olmak" suçundan açıldığını, ancak eylemin, "olası kastla öldürmek" suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan avukat, bu nedenle dosyanın ağır ceza mahkemesine gönderilmesini talep etti.
Beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme, duruşmaya katılmayan sanık Yunus Taycı'nın savunmasının talimatla alınmasına hükmetti.
Mert Yağız'ın aile avukatının görevsizlik talebini yerinde görmeyen mahkeme, dosyadaki eksikliklerin giderilmesini kararlaştırarak duruşmayı erteledi.
Mert Yağız Köksal'ın annesi Şükran Köksal, avukatıyla birlikte duruşmanın ardından Ankara Adliyesinin önünde basın açıklaması yaptı.
Oğlunu kaybetmenin acısını ömür boyu yaşayacağını dile getiren anne Köksal, "Herkesten her şeyi tekrar dinlemek, bize olayı yeniden yaşattı ama bu acıya Mert Yağız için dayanacağız. Çocuğumun hakkı yerde kalmaması için bunlara katlanacağız. Küçücük omuzlarına bu yükü yüklediler ama buradan haklı çıkamayacaklar. Adaletin yerini bulacağına inanıyorum." diye konuştu.
Köksal ailesinin avukatı Elçin Özge Şimşek Çağlayan da zor bir duruşma sürecini geride bıraktıklarını belirterek, şunları söyledi:
"Çocuğun bu ürünü kantinden almadığını iddia etmeye çalıştılar. Ama dosyadaki deliller, tanık beyanları bu ürünün kantinde satıldığını ortaya koyuyor. Sanık, bu ürünün kantinlerde satılmasının yasak olduğunu bilmelerine rağmen satışın yapıldığını beyan etti. Okul idarecileri ve öğretmenler, bu ürünün satışından hiçbir şekilde haberdar olmadıklarını söylediler. Dosyada ciddi anlamda çelişkiler var. Okul kantinlerinde asitli gıdalar, çikolata ve benzeri ürünler asla satılamaz. Bunu okul idarecilerinin de kantin görevlilerinin de bilmesi esastır."
Bilirkişi raporunda Mert Yağız Köksal'ın "asli kusurlu" bulunmasına da tepki gösteren avukat Çağlayan, "Bu rapor ne mantığa ne de vicdana sığar. 6 yaşında bir çocuk kendi ölümünden sorumlu tutulamaz." dedi.
- Olayın geçmişi
Keçiören Şehit Ahmet Kabukçu İlkokulu 1. sınıf öğrencisi Mert Yağız Köksal, 10 Aralık 2019'da okul kantininden aldığı şırınga şeklinde çikolatanın kapağının nefes borusuna kaçması sonucu hayatını kaybetti.
Olayla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada, kantin işletmecisi Neşe Yavuz ile ürünün dağıtımını yapan firma sahibi Yunus Taycı hakkında "taksirle ölüme neden olmak" suçundan 6 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Okul yöneticilerinin de arasında bulunduğu bazı şüphelilere ilişkin soruşturma ise devam ediyor.