KONYA (AA) - Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, eşit oranda harmanlayarak verdiği teorik ve pratik eğitimle, Türkiye'nin gıda ve tarımda öncü grubunu oluşturmayı hedefliyor.
Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gıda ve tarımda ülkenin ve dünyanın en nitelikli eğitimini verme gayretinde olduklarını söyledi.
Üniversitenin ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda kurulduğunu belirten Çökmüş, "Üniversitemiz, 'bu ilde bir üniversite daha olsun' diye rastgele kurulmuş değil. Tamamen belli konulara odaklanmış, ülkenin ihtiyacı olan ve ülke ekonomisine katkı sağlayacak, katma değer yaratacak nitelikli bir üniversiteyiz. Recep Konuk Beyin inisiyatifleri ve onun öngörüleriyle kurulmuş bir üniversiteyiz." dedi.
Çökmüş, 2013 yılında kurulan üniversitenin ilk öğrencilerini 2016 yılında aldığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Şu anda 3 yıllık bir öğrenci grubumuz var. Gıda ve tarım başta olmak üzere ülkemizin ihtiyaç duyduğu ve dışa bağlı olduğumuz alanlarda kendimize yeter hale gelmemizi sağlayacak bir mezun grubu yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Dünya literatürünü takip edebilecek, uluslararası düşünebilen ama aynı zamanda milli kimliğini de koruyan, ne yaptığını bilen, sektörü bilen bir mezun grubu hedefliyoruz."
- "Gıda ve tarımda öncü grubun yetişmesi gerekiyor"
Ülkenin birçok alanda ekonomik değer oluşturacak potansiyelinin yüksek olduğuna değinen Çökmüş, şöyle devam etti:
"Gıda ve tarımda öncü grubun yetişmesi gerekiyor. Amerika'da şöyle bir görüş vardır, ‘Herkes aynı düzeyde eğitilmek zorunda değildir'. Bunu bir trene benzetirler. Trenin birçok vagonu var, önde de lokomotif var. Lokomotifi ne kadar iyi yaparsanız arkadaki vagonları o kadar güzel çeker. Hepsini yüksek teknolojiyle donatmak zorunda değilsiniz. Önemli olan o 'A takımı' dediğimiz lokomotifin en iyi şekilde donanmasıdır. Bu üniversitenin misyonu da bu. Öncü grubu yetiştirmemiz gerekiyor."
- "Öğrencilerimiz mezun olmadan önce sektörde pratik yaparak eğitim görüyor"
Çökmüş, üniversitenin eğitim dilinin İngilizce olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:
"Öğretim üyesi kadromuzu İngilizce sorunu olmayan akademisyenlerden oluşturduk. Öğretim üyelerimizin en az yüzde 70'i yurt dışı deneyimli. Hepsi farklı kültürden, Amerika'dan, Kanada'dan, Avrupa'dan gelenlerle, yurt içinde de Bilkent'ten, ODTÜ'den, Hacettepeden, Ankara Üniversitesinden hocalarımız var. Birçok tanınmış üniversiteden hocaları, farklı bilgi ve birikimleri buraya topladık. Dünya üniversitelerinin müfredatlarını takip ediyor, öğrencilerimizin denklik problemi yaşamaması için müfredatımızı buna göre düzenliyoruz. TORKU ailesi olarak 45 işletmemiz var. Dolayısıyla öğrencilerimiz mezun olmadan önce bu sektörde pratik yaparak eğitim görüyor. Türkiye'de veya gelişmekte olan ülkelerde en büyük sorunlardan birisi verilen eğitimin pratikle bütünleştirilememesi, üniversitelerdeki bilginin, sanayi tarafından tam olarak hazmedilememesi. Bizim böyle bir sorunumuz yok. Dolayısıyla öğrencilerimiz bu uygulamanın içerisinde yetişiyor. Mezun olduktan sonra da iş hayatına 1-0 geride başlamıyor."