İZMİR - Mustafa Yıldırım/Ömer Süt (AA) - İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Hava Kuvvetleri Komutanlığındaki "kripto yapılanması"na yönelik operasyon kapsamında gözaltına alınan astsubayın verdiği ifade, örgütün, asker mensuplarına nasıl ulaştığına dair yeni bir yöntemi deşifre etti.

AA muhabirinin güvenlik kaynaklarından aldığı bilgiye göre, gözaltına alındıktan sonra "etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirten astsubay N.K, Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesinde bu kapsamda ifadesi alındı.

FETÖ'nün askerlerle olan irtibatlarına ilişkin bilgiler veren N.K, örgüt ile lise yıllarında tanıştığını, o dönem kendilerine terör elebaşı Fetullah Gülen'in videolarının izletildiğini ve kitaplarının okutulduğunu anlattı.

Kendilerinden sorumlu FETÖ üyesinin yönlendirmesiyle askeri okulu kazandığını vurgulayan N.K, atama ve tayin sonrası her kentte başka bir kişiye tabi olduklarını bu şahıslardan da çeşitli talimatlar aldıklarını dile getirdi.

"Flash bellek ve dizüstü bilgisayarla geliyordu"

Örgüt mensubu birkaç askerle tuttukları eve zaman zaman örgütte "hususi" olarak anılan sorumlu kişinin de geldiği bilgisini veren N.K, "Bu şahıs yanında bir flash bellek ve dizüstü bilgisayarla geliyordu. Tahminime göre bu flash bellek ve dizüstü bilgisayar bir tane idi. Bunların dolaştırıldığını düşünüyorum. Bu flash bellekte komutanlıkta görevli personelin listesi vardı. Bize bu listeyi göstermek istemiyorlardı ancak zaman zaman meraklandığımız için kıyıdan köşeden ekranı görüyorduk." ifadelerini kullandı.

Bilgisayarda, askeri personellerin karşısında "iş yeri", "sınıfı", "hayat" "tarzı", "düşünceler", "telefon numaraları" ve "kişisel bilgilerinin" yer aldığını kaydeden N.K, evlerine gelen sorumlu örgüt mensubunun bazı personellerin isimlerini söyleyerek "bu nasıl bir insan, şahıs hakkında ne düşünüyorsunuz? Alevi midir, içki, kumar, kadın kız ayağı var mı? Cemaate bakış açıları nedir, bildikleriniz neler? şeklinde sorular sorduklarını aktardı.

Flash bellekte fişlemelerin yanında kendisi gibi örgüt üyesi olanların isimlerinin kayıt altında tutulduğuna şahit olduğunu aktaran N.K, kendi isminin karşısında da "oruç tutar, çalışkandır" gibi ifadelerin yer aldığını gördüğünü söyledi.

Bankanın verdiği promosyon parasını istemişler

Kendilerinden sorumlu kişinin "kurban parası" ve "himmet" adıyla her ay düzenli para istediğini ifade eden N.K, "Örgüt, banka tarafından bize ödenen promosyon paralarını da kendilerine vermemizi istiyordu." dedi.

Astsubay N.K, sorumlu örgüt mensubunun tayin döneminde yardım sözü verdiğini de vurguladı.

"Ankesörle aranan diğerlerine haber veriyordu"

Tayin olduğu kentlerde kendisiyle ankesörlü telefondan irtibat kurulduğunu belirten N.K'nın itirafları, FETÖ'nün askerlerle iletişim kurmadaki yöntemini de açığa çıkardı.

N.K'nın şu ifadeleri dikkati çekti:

"Orduevine yerleşmiştim. Yaklaşık bir ay kadar sonra İzmir'de benimle ilgileneceği söylenen şahıs tarafından arandım. Hatırladığım kadarıyla beni ankesörlü ya da sabit bir numaradan aradı. Çünkü tüm örgüt sorumlularıyla bu yolla haberleşiyorduk. Bizden sorumlu örgüt mensubu buluşma yeri gibi konularda sadece birimizi ankesörlü telefondan arıyordu. Diğerlerine ise aranan kişi kendi cep telefonundan haber veriyordu. Bu yönde bir inceleme yapılırsa örgütle irtibatı olan birçok kişi ortaya çıkarılabilir."

"Aday bulmakta zorluk çekebiliriz"

Sorumlu örgüt mensubunun, 17-25 Aralık süreci sonrası örgütten kopmaların önüne geçmek için "bugünler gelip geçici, yakın zamanda herşey eskiye dönecek" şeklinde telkinlerinde bulunduğunu anlatan N.K, ifadesinde şunları anlattı:

"Abiye artık evlenmek istediğimi söyledim. Kendisi de 'istersen sana aday bulabiliriz ancak cemaate karşı yoğun operasyonlar yapılıyor aday bulmakta zorluk çekebiliriz' dedi. Eşimle severek evlendim ve örgütle ilişkimi bilmiyor. Ayrıca fotoğraf gösterilmesi durumunda örgüt mensuplarını teşhis edebilirim."

Operasyon

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca FETÖ'nün Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içerisindeki kripto yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında, Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince İzmir merkezli 15 ilde 10 Mayıs'ta eş zamanlı düzenlenen operasyonda, aralarında muvazzaf askerlerin de olduğu, haklarında gözaltı kararı verilen 96 zanlıdan 87'si yakalanmıştı.

Operasyon kapsamında firari olarak aranan ve soruşturmaya dayanak oluşturan "buluntu flash bellek"in hazırlayıcılarından olduğu iddia edilen örgütün askerlerden sorumlu sözde "hususi imamlarından" İ.S'nin de dün Buca ilçesinde bir evde yakalanmasıyla gözaltı sayısı 88'e yükselmişti.

Adliyeye sevk edilen 21 şüpheliden 18'i tutuklanmış, 3 zanlı hakkında ise adli kontrol şartları uygulanmıştı. 67 şüphelinin ifade işlemleri devam ediyor.

Astsubay N.K de tutuklanan zanlılar arasında yer alıyor.

Operasyon kapsamında FETÖ'nün askerlerden sorumlu 5 mahrem imamından 2'sinin yurt dışına firar ettiği, gözaltı listesindeki hava istihbarat astsubay Erdal D'nin de darbe girişimi öncesi geçici görevle gittiği Yunanistan'dan dönmediği belirlenmişti.

Soruşturma kapsamında gözaltı, arama ve el koyma kararı verilen 96 zanlının ismine "yurtta sulh konseyi" üyesi olarak yargılanan eski Orgeneral Akın Öztürk'ün, 2006'da İzmir'de Ege Ordusu Komutanlığına teslim edildikten sonra üstünü örttüğü öne sürülen "buluntu flash bellek" dosyasından ulaşıldığı ortaya çıkmıştı.

Dönemin Hava Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanı olan Akın Öztürk'ün kurduğu "güneş çalışma grubu" heyeti tarafından incelenen ve "Kayda değer veri yok. Basit tedbirlerle önlenebilecek bir durum. Gerekli çalışma yapıldı." denilerek rafa kaldırıldığı ileri sürülen "buluntu flash bellek"te yapılan incelemede TSK mensuplarının fişlendiği belirlenmişti.