ANKARA (AA) - Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, bayramların ibadet ve sevinç günleri olduğunu belirterek, "Bu bayram günlerini fırsat bilip görüşmeleri, ziyaretleri sıklaştırmak lazım. Tatil gibi kullanmamak lazım" ifadelerini kullandı.
Diyanet İşleri Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Prof. Dr. Erbaş, ramazan ayının son iftarında Diyanet TV ekranlarından canlı olarak yayımlanan "İftarı Beklerken" programına konuk oldu.
Süleymaniye Camii'nin bahçesinden yayınlanan programda sunucu Necip Karakaya'nın sorularını cevaplandıran vatandaşların ve İslam aleminin Ramazan Bayramı'nı tebrik etti.
Erbaş, bugün hem bayrama ulaşmanın sevincini ve heyecanını hem de Ramazan ayının bitmesinin hüznünü yaşadıklarını söyledi.
Ramazan ayının aynı zamanda bir disiplin eğitimi olduğunu ifade eden Erbaş, "İftar sofrasında oturduğunuz zaman o bir dakikayı beklemek zorundasınız. Burada disiplini öğretiyor, sahur da aynı şekilde. Namaz vakitleri de esasında bize bunu öğretiyor. Bu vakitlere uymak da insanı disipline ediyor. İbadetlerin hangi tarafından alıp onu tahlil etmeye çalışsak mutlaka bir hikmet görüyoruz. İbadetlerin hikmeti saymakla bitmez." dedi.
- "Bayram gazetemizin üçüncü sayısını çıkardık"
Erbaş, Diyanet Bayram Gazetesi'nin üçüncü sayısının okuyucularıyla buluştuğunu belirterek, "Geçen yıl ramazan ayında birinci sayısını çıkarmıştık ve sonra Kurban Bayramı'nda ikinci sayısını, bu sene yine Ramazan Bayramı'nda üçüncüsünü çıkardık. Diyanet İşleri Başkanlığımız Dini Yayınlar Genel Müdürlüğümüzü tebrik ediyorum. Hızlı çalışıyorlar, seçici davranıyorlar ve seçkin isimlerden yazılar ve söyleşiler alıyorlar." ifadelerini kullandı.
Bayramların önemine değinen Erbaş, "Bayramlar ibadet ve sevinç günleridir. İmkanı olanlar sıla-i rahim için memleketlerine giderler. Bu bayram günlerini fırsat bilip görüşmeleri, ziyaretleri sıklaştırmak lazım. Tatil gibi kullanmamak lazım." dedi.
- "Yurt dışında 10 binin üzerinde gönüllü elçimiz var"
Türkiye Diyanet Vakfının yurt içinde ve yurt dışında yürüttüğü faaliyetleri anlatan Başkan Erbaş, şunları kaydetti:
"Yurt dışında şu ana kadar 250 bin kadar öğrenciye Türkiye Diyanet Vakfı destek oldu. Şu an Türkiye Diyanet Vakfımız bünyesinde 60 kadar öğrenci yurdumuz var. Şimdi biz Türkiye Diyanet Vakfı yurtlarını öğrencilerimiz için ikinci bir fakülte olarak değerlendirmeye gayret ediyoruz. Diyoruz ki bir otel odası gibi gelip, orada kalıp, okuluna devam edip, okulunu bitirip gitmesin. Yurt, burs, kurs yani bu üçünü birden öğrencilerimiz alıyorlar. 4 yıllık programlar yapıyoruz. Nasıl ki fakülteyi 4 yıl içerisinde bitiyorsa o programı da bitirmek zorunda. Yurt dışından 10 binin üzerinde öğrencimiz var. Bunlar misafir öğrenci ve bizim gönüllü elçilerimiz. Burada tahsilini tamamlayıp yurt dışına gittikleri zaman ülkelerinde ülkemizin gönüllü elçiliğini yapıyorlar. Bu muhteşem bir projedir."
- "UİP mezunlarını ülkelerinde imam yapıyoruz"
Başkan Erbaş, Uluslararası İlahiyat Projesine de (UİP) değinerek, "Şu ana kadar 700 mezun verdik ve 700 de talebemiz var. Almanya'da, Fransa'da, Belçika'da, Hollanda'da, İsviçre'de, Avusturalya, İngiltere ve Amerika’da doğmuş, büyümüş, liseyi bitirmiş gençleri getiriyoruz, Türkiye'de onlara ilahiyat fakültesi okutuyoruz ve sonra ülkelerine gönderip orada resmi imam olarak görev veriyoruz ve çok faydalı oluyorlar. Onlar sadece mihrapta imamlık yapmıyorlar aynı zamanda irşad ve eğitim faaliyetlerinde bulunuyorlar." görüşünü paylaştı.
Erbaş, Türkiye Diyanet Vakfının bu yıl ramazan ayı içerisinde yurt içinde ve yurt dışında 100 milyona yakın ihtiyaç sahibine ramazan paketi dağıttığını söyledi.
- "Yollarda olanlar acele etmesinler, kurallara dikkat etsinler"
Trafiğe çıkacak olan vatandaşlara da seslenen Erbaş, şunları kaydetti:
“Müslüman aileler olarak bayramlarda birliğimizi beraberliğimizi daha da yoğunlaştırmaya, daha da sıkı hale getirmeye çalışalım. Özellikle cuma gününden itibaren memleketlerine ya da başka yerlerde bayramı geçirmek için gidenler oldu ve hala gidenler de var. Aman dikkat etsinler, özellikle yollarda olanlar acele etmesinler, aşırı hız yapmasınlar, kurallara dikkat etsinler ki kurallara riayet etmek önemlidir. Dönüşte de çok dikkat etmek lazım. Geç kalıp da hızlı gideyim noktasında olmasın kardeşlerimiz. Vaktinde çıksınlar yavaş yavaş bu yolculuklarını bitirsinler."