ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un avukatı Sezgin Tunç, müvekkili hakkındaki iddialar üzerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP milletvekillerine karşı kazandıkları manevi tazminat davaları hakkında bilgi verdi.
Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, müvekkilleri Fahrettin ve eşi Fatmanur Altun hakkındaki iddiaların gündeme gelmesi üzerine CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve CHP milletvekillerine karşı açtıkları bazı davaların neticelerini duyurmakta fayda gördüğünü bildirdi.
Kamu görevlilerine tek bir yönetim kurulu üyeliği sınırının AK Parti döneminde getirildiğini belirten Tunç, CHP'de yöneticilik yapan çok sayıda ismin 2002 öncesinde kamu görevlisiyken sınırsız sayıda yönetim kurulu üyeliğinde bulunduğu aktardı.
Tunç, şunları kaydetti:
"Fatmanur Altun 1 yılı aşkın bir süre önce öğretim görevlisi olduğu Marmara Üniversitesinden istifa etmiş olmasına rağmen kötücül ağızlar halen müvekkilimizin oradan maaş aldığı yalanını yaymaktadır. Gelelim konuya dair tazminat kararlarına; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, müvekkilimiz Fahrettin Altun'a 20 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmedildi. Karara karşı miktar yönünden istinaf yoluna başvurduk. Bir diğer davada yine CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun müvekkillerimize 7 bin 500 lira manevi tazminat ödemesine hükmedildi. Karara karşı miktar yönünden istinaf yoluna başvurduk. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in müvekkillerimiz Fahrettin Altun'a 30 bin lira ve Fatmanur Altun'a 10 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmedildi. Karara karşı miktar yönünden istinaf yoluna başvurduk."
Tunç, açtıkları davalar sonucunda CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Miyase İlknur'un Fahrettin Altun'a toplam 80 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmedildiğini belirterek, "Müvekkillerimiz adına açtığımız ancak henüz neticelenmeyen tazminat davalarımızın bir kısmının ve istinaf başvurularımızın neticelerini de yine buradan duyuracağız. Yalan, hakaret ve dezenformasyonla hukuki mücadelemiz hız kesmeden ve artarak devam edecek." değerlendirmesinde bulundu.