ANKARA (AA) - Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türkiye'nin 1970'li yıllarda erozyonla taşınan toprak miktarının yılda 500 milyon tonken, verimli çalışmalar sonucunda bunun yılda 140 milyon tona düşürüldüğünü belirterek, 2023'e kadar bu miktarı yılda 130 milyon tonun altına düşürmeyi hedeflediklerini bildirdi.
Bakan Kurum, 5 Aralık Toprak Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, toprağın sadece insanların değil tüm canlıların yaşam kaynağı olduğunu, üzerinde yaşanılan toprakların binlerce yıldır, milyarlarca insanın gıda ve barınma ihtiyacını karşıladığını ifade etti.
"En değerli kaynaklarımızdan olan toprağımızın geleceği, iklim değişikliği, çölleşme, erozyon, yanlış arazi kullanımları ve doğal kaynaklar üzerindeki insan baskısının artması nedeniyle risk altındadır. İnsanoğlu, toprağın değerini, son yıllarda yaşadığı salgın ile beraber daha net anlamıştır." ifadelerini kullanan Kurum, Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi’nin hemen ardından, Türkiye'nin ev sahipliğinde yapılan 12. Çölleşme ile Mücadele Taraflar Konferansı'nın önemli kararların alındığı bir konferans olarak tarihe geçtiğini kaydetti.
Kurum, bugün 118 ülkenin Ulusal Arazi Tahribatı Dengeleme hedefinde gönüllülük çerçevesinde toprağı korumaya yönelik topyekun aldığı kararın, dünya ve gelecek nesiller için hala büyük umutların kanıtı olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin gerek sahip olduğu farklı iklim ve toprak özellikleri gerekse topografik yapısı sebebiyle çölleşme ve kuraklıktan etkilenen ülkeler arasında yer aldığının altını çizen Kurum, Anadolu coğrafyasının, Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarının birleştiği stratejik bir konumda bulunması sebebiyle binlerce yıl boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını belirtti.
Kurum, bu kadim coğrafyayı geleceğe en güzel şekilde taşıyacak tarihi bir adım atıldığını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu 2053 net sıfır emisyon vizyonu ve Yeşil Kalkınma Devrimi çerçevesinde Türkiye'nin ekim ayında Paris İklim Anlaşması'nı imzaladığını anımsattı.
Gelecek süreçte Türkiye'nin hem iklim değişikliği ile mücadele hem de okyanuslardan sonra en büyük karbon yatağı olan toprak kaynaklarının çölleşme ve arazi tahribatından korunması çalışmalarının daha da çeşitlenerek artacağını anlatan Bakan Kurum, şunları kaydetti:
"Bugünün koşullarında, ülkemizin coğrafi konumu, topografik yapısı, iklim şartları ve arazi kullanımı erozyonu hızlandırmakta ve mücadeleyi zorlaştırmaktadır. Önümüzdeki dönemde, topraklarımızın korunması, tabii kaynaklarımızın sürdürülebilir yönetimi ve gıda güvenliğimizin sağlanması için ulusal ölçekte, şeffaflık ve katılımcılık esasıyla çölleşme ve erozyonla mücadele edilmesi zorunludur. Ülke olarak, erozyonla mücadele noktasında büyük başarılara imza attık. 1970'li yıllarda erozyonla taşınan toprak miktarımız 500 milyon ton/yıl iken, bugün yaptığımız verimli çalışmalar sonucunda bu miktarı 140 milyon ton/yıla düşürmeyi başardık. Hedefimiz 2023 yılına kadar erozyonla kaybolan toprak miktarını 130 milyon ton/yıla ve altına düşürmektir.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak, 'Özümüz Toprak, Sözümüz Korumak' sloganıyla, çölleşme ve erozyon ile mücadelede dünyada önder ülke olma rolümüzü devam ettirmek için canla başla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu vesilesiyle, 'Toprak Ana' olarak nitelendirdiğimiz bu kıymetli varlığımızın korunması noktasında emeği geçen herkese teşekkür ediyor, 5 Aralık Dünya Toprak Günü’nü kutluyorum."