YOZGAT (AA) - Bozok Üniversitesi tarafından 3-5 Mayıs günleri arasında düzenlenen "Bölgesel Kalkınma ve Sosyo-Kültürel Yapı" konulu 3. Uluslararası Bozok Sempozyumu başladı.
Bozok Üniversitesi Kongre Kültür Merkezi’nde başlayan sempozyumun açılışında konuşan Yozgat Valisi Kemal Yurtnaç, 3. Uluslararası Bozok Sempozyumu’nun Yozgat’ta yapılmasının hem üniversite hem de il açısından gurur verici olduğunu söyledi.
Kalkınmanın bir kurum veya bürokratların işi olmadığını, kalkınmanın halkın işi olduğunu anlatan Vali Yurtnaç, "Ancak halkın işi olan bu kalkınmayı da harekete geçirecek potansiyeli kinetiğe çevirecek konu da sistemdir. Sisteminiz insanları yönlendirir ve yönetirse, desteklerse orada bakarsınız ki belli bir hareketlilik ve gayret oluşur. Bunun nihayetinde de ortaya hem ekonomik hem de sosyal değerler çıkar." diye konuştu.
Yurtnaç, Yozgat'ın tarım ve hayvancılığın şehri olduğunu, bunun yanında tarihi zenginliklerinin bulunduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Üniversitemizde arkeoloji bölümünün açılması ve buradaki tarihi fırsatları ortaya çıkaracaktır. 2 bin yıllık Roma Hamamı üzerinde çalışıyoruz. Buranın önemli bir değer olduğuna inanıyoruz. Diğer taraftan hızlı trenin gelmesi, havaalanının yapılacak olması, limanlara yakınlığımız orta vadede Yozgat'ı çok hareketli bir şehir yapacağını inanıyorum."
Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Salih Karacabey ise, üniversitenin bölgeye katkı sağlayan kurumlar olduğunu belirtti.
Üniversitelerin bölgesel kalkınmaya dönük misyon farklılaşması adı altında bulundukları şehirde ve şehrin imkanlarıyla kalkınma faaliyetleriyle özdeşleşmek suretiyle enerjilerinin bir kısmını buna ayırmak durumunda olduğunu vurgulayan Rektör Karacabey, "Eğer bölgeler kendi içerisinde yeterince kalkındırılabilirse istenmeyen sonuçlar doğuran göçler nüfus hareketleri azalır ya da sıfırlanır. Her bölgenin kendi şartları içerisinde ülke ve bölge kalkınmasına önemli katkıları vardır ve olacaktır. Yeter ki bölgelerin kendi imkanları harekete geçirilebilsin." ifadelerini kullandı.
Amaçlarının Yozgat’ın tarihini ve kültürünü hem ülkeye hem dünyaya tanıtmak olduğunu aktaran Karacabey, şunları kaydetti:
"Yozgat’ın dinamikleri henüz harekete geçirilebilmiş değil. Yozgat’ın yer altı tarihi yeryüzünden çok daha eski ve çok daha zengindir. Yeraltı tarihi eğer ortaya çıkarılabilir ve tanıtılabilirse Yozgat’ı bilim dünyasına ve ekonomik alanda tanıtmak noktasında çok büyük bir gayret yerine getirilmiş olacaktır. Bu sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçen başta Prof. Dr. Taha Niyazi Karaca ve sempozyumda görev alan herkese çok teşekkür ediyorum."
Konuşmaların ardından sempozyum koordinatörü Prof. Dr. Taha Niyazi Karaca, sempozyum hakkında katılımcılara bilgi verdi.
