ANKARA (AA) - Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, iş insanlarının, yüksek enflasyona dair geçmişteki negatif hatıralarından sıyrılarak metanetini korumasının son derece önemli olduğunu belirterek "Böylelikle enflasyon beklentilerinin fiyatlama davranışlarını bozmasına müsaade etmeyerek kronikleşen bir enflasyon sarmalına girmeden, güçlenerek yolumuza devam edebiliriz." dedi.
Nebati, Ekonomist dergisinin düzenlediği Anadolu’nun En Büyük 500 Şirketi Araştırması’nda yüksek performanslarıyla öne çıkan şirketlerin ödüllendirildiği “Anadolu 500 Ödül Töreni"ne video konferans ile katıldı.
Türkiye'nin 800 milyar doları aşan bir ekonomik büyüklüğe ulaşmasında ödül alan şirketlerin katkısının çok büyük olduğunu belirten Nebati, üretimin Türkiye'nin dört bir yanına yayılmış olmasının kendilerini gururlandırdığını söyledi.
Nebati, hükümet olarak Türkiye'nin kalkınmasına katkı sağlayan, üreten, ihracat yapan, istihdam oluşturan herkesin önünü açmaya devam ettiklerini dile getirerek "Üreticilerimize, ihracatçılarımıza ve girişimcilerimize farklı alanlarda destekler veriyoruz. Son dönemde bu destekleri selektif bir yaklaşımla artırmaya devam ettik. Şubat ayında duyurduğumuz KGF destekli 60 milyar lira tutarındaki 3 destek programı yanında 100 milyar lirasını ihracatçılarımıza, 50 milyar lirasını da turizmcilerimize tahsis ettiğimiz yeni destek programımız yine bu anlayışımızın eseridir." ifadelerini kullandı.
Gerek gıda ve emtia fiyatlarındaki küresel artışların gerek tedarik zincirindeki aksamaların etkisiyle tüm dünyanın önemli bir enflasyon sorunuyla karşı karşıya kaldığını belirten Nebati, ABD ve Avrupa’da son 40 yılın en yüksek enflasyon oranlarının yaşandığına dikkati çekti.
- "Nedensizce artan fiyatlara, stokçuluğa, fırsatçılığa izin vermeyeceğiz"
Bakan Nebati, bu gelişmeleri yakinen takip ettiklerinin altını çizerek şöyle konuştu:
"Ülkemizde de enflasyonla mücadele bizim önceliğimizdir. Fiyat istikrarına büyük önem veriyor ve enflasyonla mücadeleye yönelik canla başla çalışıyoruz. Nedensizce artan fiyatlara, stokçuluğa, fırsatçılığa izin vermeyeceğiz. Enflasyonla mücadele timlerimiz sahada, görevlerini yapıyor. Fiyatları suni olarak şişirenlere tolerans göstermeyeceğiz. Enflasyonu devlet, millet ve iş dünyamızla iş birliği içinde hep beraber yeneceğiz. Bu çerçevede biz tüm kurumlarımızla, Fiyat İstikrarı ve Finansal İstikrar Komitelerimizle 7 gün 24 saat seferber olmuş durumdayız. Maalesef Türkiye’nin 80’ler ve 90’larda yaşadığı yüksek enflasyon geçmişi belli ki hafızalarda derin izler bırakmış. Bu yüzden, son dönemde yaşanan kimi artışlar beklentileri ve fiyatlama davranışlarını da orantısız bir şekilde bozuyor. Özellikle siz değerli iş insanlarımızın, yüksek enflasyona dair geçmişteki negatif hatıralarından sıyrılarak metanetinizi korumanız son derece önemlidir. Böylelikle enflasyon beklentilerinin fiyatlama davranışlarını bozmasına müsaade etmeyerek kronikleşen bir enflasyon sarmalına girmeden, güçlenerek yolumuza devam edebiliriz. Anadolu insanımızın bu basirete, feraset ve özveriye sahip olduğuna inancım tamdır. Bizler de bu süreçte gereken tüm adımları eksiksiz şekilde atmaya devam edeceğiz."
Geçmişte kronik hale gelmiş cari açıklardan, bu açıkların finansmanının sıcak parayla yapılmasından ve sermaye akışlarının kesilmesiyle girilen krizlerden ülke olarak çok çektiklerini dile getiren Nebati, bu sorunları kalıcı şekilde çözmek amacıyla Türkiye Ekonomi Modelini tasarladıklarını ifade etti. Bu modelin, makroekonomik istikrarı, finansal istikrarı ve fiyat istikrarını tesis edecek en sağlıklı çözüm olduğuna işaret eden Nebati, şunları kaydetti:
"Modelimizi uygulamaya yakın zamanda başlamamıza rağmen meyvelerini şimdiden almaya başladık. Sanayimizin GSYH içindeki payı önemli bir artış eğilimine girdi. Büyümede, istihdamda, ihracatta hamdolsun oldukça iyi gidiyoruz. Tüm kurumlarımızla koordinasyon içinde, gece gündüz demeden ülkemiz için, vatandaşlarımızın refahı için çalışıyoruz. Modelimizin kazanımlarını tam olarak görmek için elbette zamana ihtiyaç var. Biliyorsunuz yapısal dönüşümler sancılı olur ve zaman alır. Ancak sonrası kazançlı olur, sabrederek çalışanlara bolluk ve bereket olarak döner. Bizler de 'bu dönüşümü iyi ki yapmışız' diyeceğimiz günlere doğru inşallah adım adım ilerliyoruz. Bizim üç tane olmazsa olmazımız var, 'üretim, istihdam ve ihracat', siz üreteceksiniz, biz destekleyeceğiz. Siz yeni fikirlerle, heyecanlarla geleceksiniz, biz sizin heyecanınıza ortak olacağız. Bu ülkede taş üstüne taş koyanın bizim başımızın üzerinde yeri var. Bakanlık olarak üretmek isteyenin bugüne kadar her daim yanında olduk, bundan sonra da olacağız, önünüzü açacağız."