Keçiören Belediyesi'nin katkılarıyla ayrılığının 100. yılında Filistin ve Kudüs konulu çalıştay ve resim sergisi Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'nde Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak'ın da katılımıyla gerçekleştirildi.
Filistin Büyükelçiliği ve Yıldırım Beyazıt Üniversitesi iş birliği ile düzenlenen, Filistin Büyükelçisi Faed K. A. Mustafa, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan, Türkiye - Filistin Parlamentolar arası Dostluk Grubu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Nureddin Nebati, El Halil Belediye Başkanı Tayseer Abu Sneineh, Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kudret Bülbül ve üniversite öğrencilerinin katıldığı çalıştay öncesi resim sergisinin açılışı yapıldı.
Filistin Büyükelçisi Faed K.A. Mustafa Osmanlı'nın son askerinin Filistin'den 1917'de ayrıldığını ifade ettiği konuşmasında, "O tarihten sonra da bölgede sorunlar başladı. Osmanlı'daki açıklık, çoğulculuk ve güven ortamının izlerini Filistin, hala yaşatmaya çalışıyor. Tabi bizim aramızdaki güçlü bağ her partinin ve Türk halkının davamıza sahip çıkmasıyla devam ediyor, bu nedenle biz inancımızı hiç kaybetmiyoruz, dostlarımızın desteğiyle inşallah bu zulüm bitecek." ifadelerini kullandı.
TÜM MÜSLÜMANLARIN KANAYAN YARASI
Ortadoğu’da kalıcı barışın sağlanmasının başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulmasıyla mümkün olduğunu ifade eden Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, " Bu dava kutsal bir dava… Yarım asırdır işgal altında olan Filistin, tüm Müslümanlar için kanayan ortak bir yara… Filistin halkı kendi topraklarında sürgün… Bunu her fırsatta ve her platformda dile getirmeli ve bu mücadelenin birer neferi olmalıyız. Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi Filistin’e sahip çıkmak sadece Filistinli çocukların görevi değil tüm Müslümanların müşterek vazifesidir. İki devletli çözüm aynı zamanda uluslararası toplumun Filistin halkına karşı tarihi bir yükümlülüğüdür." dedi.
15 TEMMUZ'DA GAZZE, TÜRKİYE İÇİN SOKAĞA ÇIKTI
Başkan Ak 15 Temmuz'da Türkiye için dua eden ve sokağa çıkan ülkelerden birinin de Filistin olduğunu belirterek, "O gün sadece kendi vatandaşlarımız değil, mazlum, mağdur milletler, ülkemizi umut olarak gören ve Türkiye’nin gücüne inanlar da bizimleydi, kalpleri bizimle attı. Onlar da evlerinde duramadılar. İşte o milletlerden biri de Filistin halkıydı. Gazze’de insanlar sokağa çıktı. Türkiye için dua etti. İşte Türkiye’nin düşmemesi bu açıdan da önemli… Türkiye bölgenin umududur, Türkiye bölgenin gücüdür, Türkiye bölgenin vicdanıdır. Filistin halkı bilmeli ki bizler burada oldukça bu dava sahipsiz değildir. Baskı, tehcir ve ayrımcılık politikaları son bulmadıkça Filistin özgürleşemez. O nedenle diyoruz ki dünya 5’ten büyüktür, bu politikalara son verilmesi için tüm ülkeler el ele vermeli… Filistin'i tanıyan ülkelerin sayısının artması lazım... Ayrıca Filistinlilerin ibadetlerini kısıtlayan mütecaviz saldırıları da kınıyoruz." diye konuştu.
Gazze, Cebaliye ve El- Halil ile kardeş belediye olduklarını da hatırlatan Ak, "2011'de Gazze'de iftar yapmıştık, inşallah özgür Filistin'de El -Halil'de iftar yapmayı Rabbim nasip eder." temennisiyle konuşmasını noktaladı.
Türkiye - Filistin Parlamentolar arası Dostluk Grubu Başkanı, AK Parti İstanbul Milletvekili Nureddin Nebati ise Kudüs'ün semavi dinlerin doğuş merkezi ve müslümanların ilk kıblesi olduğuna dikkat çekerek, Filistin davasına tüm dünyanın destek olması gerektiğinin altını çizdi.
Mavi Marmara olayında hastane başhekimi olduğunu ve yaralıları tedavi ettiğini dile getiren Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan, "O bir kırılma noktasıydı, insani yardım malzemesi taşıyan insanların şehit edilmesi, bu davanın tüm dünyaya tanıtılmasının da bir adımı oldu. Davos'taki o çıkış da bu mücadelenin fitilini ateşledi." ifadelerini kullandı.
DAVOS'TAKİ TÜRK DURUŞUNU UNUTMUYORUZ
El Halil Belediye Başkanı Tayseer Abu Sneineh, Dünyanın en eski 2. kentinin El- Halil olduğunu belirttiği konuşmasında şunları söyledi; "El - Halil Türkiye'deki belediyelerle en fazla kardeşlik anlaşması olan belediye... Bu belediye Osmanlı fermanıyla kuruldu. Biz kendimizi Türk halkıyla bir bütün olarak görüyoruz. Davos'taki Türk duruşunu unutamıyoruz." Sneineh, Filistin davasının ilke, kanun ve siyasi temelleri olan bir dava olduğuna da dikkat çekerek, zaferin geleceğine inandıklarını kaydetti.
Sezai Karakoç'un "Gökte yapılıp yere indirilen şehir" diye tanımladığı Kudüs'ün parti ve ideolojiler üstü olduğunu söyleyen Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kudret Bülbül, "Bu sadece Arapların sadece Müslümanların değil, insanlığın ortak davasıdır. Türkiye bu davanın en güçlü savunucusudur, son 20 yılda tarihiyle, coğrafyasıyla barışan bir ülke konumuna gelen yeni Türkiye'ye daha çok katkı vermeliyiz." ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Türkiye - Filistin Parlamentolar arası Dostluk Grubu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Nureddin Nebati, Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kudret Bülbül, SETA Araştırma Bilal Salaymeh Kudüs ve Filistin davasının tarihsel gerçekliğine ilişkin önemli bilgiler verdiler.
Protokolün hediyeleşmesinin ardından çalıştay toplu hatıra fotoğrafı ile sona erdi.
25 Ekim 2017 Çarşamba 09:50