Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;
2019 yılını Prof. Dr. Fuat Sezgin Yılı olarak ilan ettik. Bu yıl vesilesiyle, ülkemizin yanı sıra Avrupa ve Türk Cumhuriyetlerini de kapsayan geniş bir coğrafyada yaklaşık 800 etkinlik gerçekleştirilecek.
Sezgin'in darbe sonrası İstanbul Üniversitesi'nden uzaklaştırılması tarihimizin en büyük ayıplarından biridir.
Fuat Sezgin hocamızın 94 yıllık hayatının her safhası paha biçilemez derslerle doludur. Hocamızın ülkemizde barındırılmamasının sebebi, yürüttüğü çalışmaların başındaki islam ifadesidir.
İlim insanlarına sahip çıkmadığınızda Alman sahip çıkar. Bizim kıymetini bilmediğimiz hocamıza Almanya'nın sahip çıkması boşa değildi. Hocamız eserlerini Almanca olarak da yayınlamıştır.
İslam alimlerinin çalışmaları incelenmeden dünya bilim tarihinin yazılabilmesi mümkün değildir. İstanbul'u dünyanın en gözde ilim merkezi haline getirmek için her türlü gayreti gösterdik. İlme sevdalıysanız ilmin, ilim adamlarının önünü açacaksınız. Biz bunu yaptık.
Artık Iğdırlı Iğdır Üniversitsi'nde de eğitim görebiliyor. Hiçbir ili eğitimden mahrum etmedik.
Sömürge aydınlıkalrıyla da mücadele ettik. Bu zihniyeti tümüyle ortadan kaldıramasak da bilimsel çalışmaların yelpazesini genişletmek.
Türkiye'de büyük kütüphaneye sahip değildik ama Külliye'de 5 milyon kitaplı kütüphaneyi yaptık. 3-4 ay içinde açılışını yapacağız.
"HOCAMIZ İSLAM DEĞİL DE ROMA VE BİZANS DESEYDİ..."
Açık konuşmak gerekirse hocamızın ülkemizde barındırılmamasının sebebi yürüttüğü çalışmaların başındaki 'İslam' ifadesidir. Şayet Fuat Hoca, İslam değil de mesela Roma veya Bizans tarihi çalışmış olsaydı emin olun hayatının sonuna kadar İstanbul Üniversitesi'nde kalmaya devam ederdi. Sıkıntı burada, dert burada.
Medeniyet geçmişimiz 5-6 bin öncesine kadar gidiyor.
İnsanı herhangi bir meta olarak gören zihniyetle üretilen teknoloji zulmü çoğaltmaya yarar. Bilim insanlarımıza birilimlerini ülkemizde değerlendirecekleri bir zemini hazırladığımızı gösteriyoruz.
Atomu parçalayarak insanlık için en ucuz enerji kaynağını üreten de insanı katleden de aynı teknoloji değil mi? Öyleyse bilim ve teknolojiyi hayırlı hale getireceğiz. Tüm insanlık için barış, huzur, güven, esenlikı dolu bir gelecek istiyoruz.
